''Yelkenin Sultanları'' Büyük Sınava Hazır!

“Büyük Yarış” adıyla maruf 53. Deniz Kuvvetleri Kupası, Lena Ayan’ın kurduğu Sultan of The Sails (Yelkenin Sultanları) takımı için büyük bir sınav olacak. İlk kez böylesine zorlu bir mücadeleye A35 tipi bir tekne ile yelken basacak takımın kaptanlığını ise filonun en deneyimli yelkencilerinden Mihri Ereş yapacak. Yardımcılığını ise İYK’nın Vislkomodoru kıdemli yelken yarışçısı Gül Çelikel üstleniyor.

Kadınlardan oluşan bir yelken takımı Türklye için “ilk” değil. Ama kuş uçuşu 555, farklı kontralarda yapılacak seyirle yaklaşık 600-650 deniz miline ulaşacak böylesine uzun mesafeli, uzun süreli ve duraksız mücadelede tamamı kadın olan yelkenciler ilk kez yer alacak.

Oğuz Ayan’ın eşi Lena Ayan’ın önceleri “White Angels” adıyla kurduğu takımda “eş” ya da “iş” durumuna bağlı olarak Türkiye’de yaşayan Rus ve Ukraynalı kadın yelkenciler vardı.



KARAR NASIL VERİLDİ?

Daha sonra takımın adını “Angels of CMC Holding” olarak değiştiren ve kadrosunu güçlendiren Lena Ayan, 53. Deniz Kuvvetleri Kupası’na katılmaya karar verme sürecini şöyle anlattı:

“TAYK Genel Müdürü Can Giray telefonla aradı ve cazip olacağı düşüncesi ile filoda bir kadın takımı olarak yer almamız önerisinde bulundu.

Konuyu eşim Oğuz Ayan’a açtım. Önce pek istekli değildi, bilgi ve deneyim açısından böyle bir yola çıkmamızı riskli bulduğunu söyledi. Sonra bu konuda fazlasıyla istekli olduğumu görünce, ‘Eğer Mihri abla başınızda olursa kabul ederim. Aksi halde olmaz’ dedi.”



Sultan of The Sails ekibi: Mihri Ereş (Takım Kaptanı), Gül Çelikel (2. Dümenci), Lena Ayan (Team Cap/Piyano), Tatiana Trikoz (Balon Trim), Olga Recepoğlu (Cenoa Trim), Oleksandra Kanat (Başüstü), Anara Bazilova (Direk Dibi), Yaroslavna Vladi (Cenoa Trim), Natalia Atilla (Ana Yelken).


TAKIM KAPTANI EREŞ DE BABADAN YELKENCİ

1974 yılından bu yana farklı teknelerle Büyük Yarış’a katılan Mihri Ereş, çoğunda skipper olarak görev yaptı.

Oğuz Ayan gibi “babadan kaynaklı doğuştan yelkenci” olan, yarış filomuzun en deneyimli isimlerinden Mihri Ereş, başlarda kararsız kaldığı teklife sonrasında “sıcak” bakınca hazırlıkların startı da verildi.

Ereş, ilk olarak voleybolcu kadınlardan esinlenerek Büyük Yarış takımına “Sultan of The Sails” adını verdi.



YARIŞACAKLARI TEKNE İZMİR’DEN GELDİ

Ancak, yarışacakları tekne konusunda bir sıkıntı yaşandı. Oğuz Ayan’ın TP52 Cheetah ile yarışa girecek olması nedeniyle boşta kalan One Tonner “Game Changer”ı fazla güç gerektirdiği için tercih edilmedi ve daha küçük bir tekne arandı. İstanbul’daki arayış sonuçsuz kalınca İzmir’den Archambault A35 tipi Joy Lemon kiralandı.



Teknenin İstanbul’a hemen transferi mümkün olmadığı için “ısınma” amacıyla Doğa Arıbaş’ın aynı model ve tipteki ama uzun rotaya hazır olmayan DAS Carina’sı “antrenman teknesi” olarak kullanıldı.

Bu sürede Mihri Ereş, ekibin tekneyi direğinin ıskaçasından tepesine, gövdesini ise karinasından motoruna kadar tanımalarını sağlamak için yoğun bir takvim uyguladı. Bir yandan da beslenme modeli ve kondisyon, motivasyon çalışmalarının yanı sıra yapılan antrenmanlarda ekip seçimi ve kimin hangi görevde çalışacağı belirlendi.



GÜL ÇELİKEL DE EKİPTE

İstanbul-Göcek arasındaki duraksız rota nedeniyle vardiya sisteminin önem kazandığı Deniz Kuvvetleri Kupası’nda Mihri Ereş kendisine yardımcı olması amacıyla İYK’nın Viskomodoru, kıdemli yelkenci Gül Çelikel’i de ekibe dahil etti. Böylece maceranın ilk ayağı tamamlandı.

Lena Ayan ise çalışmalardan arta kalan zamanını maliyeti oldukça yüksek bu yarış için CMC Holding ve Bilva Health Travel ile ana sponsorluk anlaşmaları imzalayarak değerlendirdi.   

Gelelim günümüze…



İLK GERÇEK ANTRENMAN

İzmir’den beklenen A35 Joy Lemon, starta bir hafta kala “gecikmeli” olarak 7 Temmuz’da İstanbul’a ulaştı ve Setur Kalamış Marina’ya bağlandı. Ekip de ilk “gerçek” antrenmanını 8 Temmuz Pazartesi günü Kalamış Koyu’nda yapma fırsatı buldu.

Tekne marinaya döndükten sonra sıra güvenlik ekipmanın güncellenmesine, eksiklerin belirlenip giderilmesine, elektrik-elektronik donanımın bakımı ile bazı gerekli düzenlemelerin yapılmasına geldi.


“GÜVENLİK HER ŞEYİN ÖNÜNE GEÇER”

Filonun efsane isimlerinden Mihri Ereş “temkinli” olmayı elden bırakmayarak, “Böyle bir yarışta güvenlik her şeyden önemlidir” diyerek sözlerine şöyle devam etti:

“Yarışta derece yapmak elbette önemli... Ancak Ege’nin zorlu sularında gerçekleşecek böylesine uzun süreli bir dayanıklılık sınavına ilk kez katılacak ekibin ve teknenin güvenliği benim için her şeyin önündedir.

Ana hedefimiz 555 millik rotayı salimen tamamlamak. Bu sürede sonuncu olan tekneyi geçmek bile ekibin deneyim kazanması açısından başarıdır ve yeterlidir.”