Tamer Kıran'n isyanı, DTO'da yolsuzluğun İhbarıdır
06 Ağustos 2018, Pazartesi 09:29 geçtiğimiz hafta Deniz Ticaret Odası olağan meclis toplantısında TÜDEV'e ateş püsküren Tamer Kıran aslında yıllardır süregelen yolsuzluğu açık açık ihbar etti.
Kıran konuşmasında neler demişti bir hatırlayalım:
Türk Deniz Eğitim Vakfı, 7 Ocak 1993 yılında 52 gerçek kişi tarafından kurulmuş bir vakıf. Yıllar içinde üye sayısını 147 ye çıkarmıştır.
İMEAK DTO, yıllardır gelirinin büyük bir kısmını TÜDEVe bağışlamaktadır. 2013 yılında Deniz Ticaret Odasına yapılan bir müfettiş incelemesinde müfettişin, İyi ama DTO, bütün gelirlerini TÜDEVe aktarıyor buna mukabil arada bir illiyet bağı yok. İlliyet bağını kurmalısınız demişti.
Bunun üzerine ,vakıf tüzüğünde bir değişikliğe gidilerek İMEAK DTOnun 119 meclis üyesi, yani sizler makama bağlı TÜDEVin mütevelli heyet üyesi oluyorsunuz. Bu sayede İMEAK DTO, TÜDEV üzerindeki hakimiyetini kontrol edebilirliğini sağlıyor.
Elimizde bir müfettiş raporu, bir hoşgeldin raporu var. 13 nisan tarihli... 18 Nisanda görevi devraldım. 13 nisan tarihli DTOyu inceleyen bir müfettiş raporu var. Orada diyor ki, bağışları yapıyorsun tamam, ama bankadan kredi alarak, odayı borçlandırarak bağış yapamazsınız.
Tamer Kıran'ın bu sözleri aslında yolsuzluğun ihbarıdır. Zira yıllardır Tüdev'e aktarılan paraların nerelere harcandığı da açık seçik ortaya konmalı. Zira Tüdev'e para aktaran kurumun yöneticileri, bu paraları Piri Reis Üniveritesine harcıyoruz derken, bir yandan birileri İhale yapmadan, arsa alıp Tüdev'e satıyor, Tüdev'de üniversitesine bağışlıyor. Birisi elindeki gemileri eğitim gemisi adı altında yine Tüdev vasıtasıyle Piri Reis üniversitesine veriyor. Bunları yaparken DTO'nun parası olmayınca da DTO adına bankalardan kredi alıp bağış yapıyorlar öte yandanda tekrar bir şekilde kendi ceplerine girmesini sağlıyorlar. Durumun böyle olduğu Kıran'ın sözlerin ve isyanından açık açık ortaya çıkıyor.
İşin esasında DTO yeni yönetim iş başına geldiğinde eski yönetimin hesaplarını ibra etmeyecekti.
Öylesine yüzsüzlüğe ele almışlar ki, yeni yönetimin mecburen yaptığı bağışı eksik diye yeniden istemişler olduğunu da Kıran'ın şu sözlerinden anlıyoruz. Bakın ne diyor Tamer Kıran,
29 Haziranda dedik ki bu kurala göre biz size yüzde 20 vermemiz gereken bu kurala göre bizim yıllık bütçemiz 97 milyon, bunun yüzde 20si yuvarlak hesap 20 milyon. Biz size 27 milyon lira verdik, dolayısıyla 2018 sonuna kadar TÜDEVe başka bağış yapmayacağız
Efendim dediler, bu paranın 7 milyonu TÜDEVe gelmiştir. 20 milyonu Piri Reise gitmiştir. Biz halbuki paranın tamamını TÜDEVin banka hesaplarına gönderiyoruz, onlar Piri Reise gönderiyorlar. Dolayısıyla hala bize aradaki 12-13 milyonu düzenli olarak ödeyin, aramızdaki illiyet bağının zarara uğramaması için gibi bir laf... Çok sinirlendim...
Şimdi bu sözler üzerine Ticaret ve Maliye bakanlığı harekete geçmeli ve hem DTO'nun hem Tüdev'in bütün hesaplarını geriye dönük olarak incelemeye almalıdır
Kıran konuşmasında neler demişti bir hatırlayalım:
Türk Deniz Eğitim Vakfı, 7 Ocak 1993 yılında 52 gerçek kişi tarafından kurulmuş bir vakıf. Yıllar içinde üye sayısını 147 ye çıkarmıştır.
İMEAK DTO, yıllardır gelirinin büyük bir kısmını TÜDEVe bağışlamaktadır. 2013 yılında Deniz Ticaret Odasına yapılan bir müfettiş incelemesinde müfettişin, İyi ama DTO, bütün gelirlerini TÜDEVe aktarıyor buna mukabil arada bir illiyet bağı yok. İlliyet bağını kurmalısınız demişti.
Bunun üzerine ,vakıf tüzüğünde bir değişikliğe gidilerek İMEAK DTOnun 119 meclis üyesi, yani sizler makama bağlı TÜDEVin mütevelli heyet üyesi oluyorsunuz. Bu sayede İMEAK DTO, TÜDEV üzerindeki hakimiyetini kontrol edebilirliğini sağlıyor.
Elimizde bir müfettiş raporu, bir hoşgeldin raporu var. 13 nisan tarihli... 18 Nisanda görevi devraldım. 13 nisan tarihli DTOyu inceleyen bir müfettiş raporu var. Orada diyor ki, bağışları yapıyorsun tamam, ama bankadan kredi alarak, odayı borçlandırarak bağış yapamazsınız.
Tamer Kıran'ın bu sözleri aslında yolsuzluğun ihbarıdır. Zira yıllardır Tüdev'e aktarılan paraların nerelere harcandığı da açık seçik ortaya konmalı. Zira Tüdev'e para aktaran kurumun yöneticileri, bu paraları Piri Reis Üniveritesine harcıyoruz derken, bir yandan birileri İhale yapmadan, arsa alıp Tüdev'e satıyor, Tüdev'de üniversitesine bağışlıyor. Birisi elindeki gemileri eğitim gemisi adı altında yine Tüdev vasıtasıyle Piri Reis üniversitesine veriyor. Bunları yaparken DTO'nun parası olmayınca da DTO adına bankalardan kredi alıp bağış yapıyorlar öte yandanda tekrar bir şekilde kendi ceplerine girmesini sağlıyorlar. Durumun böyle olduğu Kıran'ın sözlerin ve isyanından açık açık ortaya çıkıyor.
İşin esasında DTO yeni yönetim iş başına geldiğinde eski yönetimin hesaplarını ibra etmeyecekti.
Öylesine yüzsüzlüğe ele almışlar ki, yeni yönetimin mecburen yaptığı bağışı eksik diye yeniden istemişler olduğunu da Kıran'ın şu sözlerinden anlıyoruz. Bakın ne diyor Tamer Kıran,
29 Haziranda dedik ki bu kurala göre biz size yüzde 20 vermemiz gereken bu kurala göre bizim yıllık bütçemiz 97 milyon, bunun yüzde 20si yuvarlak hesap 20 milyon. Biz size 27 milyon lira verdik, dolayısıyla 2018 sonuna kadar TÜDEVe başka bağış yapmayacağız
Efendim dediler, bu paranın 7 milyonu TÜDEVe gelmiştir. 20 milyonu Piri Reise gitmiştir. Biz halbuki paranın tamamını TÜDEVin banka hesaplarına gönderiyoruz, onlar Piri Reise gönderiyorlar. Dolayısıyla hala bize aradaki 12-13 milyonu düzenli olarak ödeyin, aramızdaki illiyet bağının zarara uğramaması için gibi bir laf... Çok sinirlendim...
Şimdi bu sözler üzerine Ticaret ve Maliye bakanlığı harekete geçmeli ve hem DTO'nun hem Tüdev'in bütün hesaplarını geriye dönük olarak incelemeye almalıdır