Süperyatın Dar Sulardaki Zor Seyri Hollanda İçin ‘Sıradan’

Hollanda’nın Kaag Adası’ndaki Freadship tersanesinde inşa edilen 94 metre uzunluğundaki “Viva” adlı süperyat, yaklaşık 12 deniz mili boyunca dar kanaldan “santim farkı” ile geçerek Kuzey Denizi’ne ulaştı. Kanal izin vermediği için ürettiği yatlarda genişliği 13.5 metre ile sınırlı tutan tersaneden yola çıkan “Viva”nın dar sulardaki üç günlük seyri Hollanda için “sıradan” bir olay.

Hollanda’da kara coğrafyasının ortasında bir ada olan Kaag’da bulunan Freadship adlı tersane, inşa ettiği süper lüks yatlarla tanınıyor. Ancak bu tersane, ürettiği yatlarda genişliği 13.5 metre ile sınırlı tutmak zorunda.

Zira üretimi tamamlanan bu süper lüks yatların “açık sulara” ulaşabilmek için yaklaşık 12 deniz mili boyunca dar kanallarda oldukça zorlu ve dikkatli bir seyir yapması gerekiyor.


DAR KANALLARDAKİ SEYİR ÜÇ GÜN SÜRDÜ

Geçtiğimiz günlerde bu tersanede yapımı tamamlanan 94 metre boyundaki “Viva” adlı süper yatın açık denize ulaşabilmek için kanallarda üç gün süren yolculuğunu tersane adına çalışan fotoğrafçı Tom van Oossanen adım adım izleyerek görüntüledi.

Römorkörler tarafından dikkatle çekilen 94 metre boyundaki süperyat, zaman zaman baş ve kıç tarafa yerleştirilen dubalar üzerinde yükseltilerek kanalın sığ bölgelerinden geçirildi.



Ancak “hassas operasyonda” zorluk bununla sınırlı değildi. Kanalın bazı yerlerinde genişliğin 14 metreye kadar daralması üzerine, teknenin bordası sürtünmeden kaynaklanabilecek çizilmelere karşı kalın brandalarla ve ince ahşap levhalarla koruma altına alındı. Hatta dronla yapılan hava çekimlerinde de görüleceği gibi, kanal üzerindeki köprülerin açılan bölümlerinden de “kılı kılına” geçebildi.


Tom van Oossanen’in ilgi çeken fotoğraflarından biri de 27 metre yüksekliğindeki Viva’nın kanal boyunca sıralanan yerleşim yerlerindeki tarihi binaları “yüksekten görmesi” idi.


'SIRADAN' BİR MANZARA

Bu görüntüler dünya için “sıra dışı” olsa da Hollanda için “rutin” bir olaydı. Yolculuk boyunca bu manzaraya tanık olan Hollandalılar durumu pek garipsemedi. Zira yılda dört ile altı yat bu yöntemle kanallardan geçerek Kuzey Denizi’ne çıkarılıyor, ardından da Roterdam Limanı’na götürülüyordu.

“Proje 817” olarak tanımlanan Viva hakkında ise fazla bir bilgi bulunmuyor.

Dizel-elektrik hibrit sisteme sahip “çevreci” süperyatın dış ve islak zemin tasarımı De Voogt ve Azure imzalarını taşıyor. “Açık sahil evi” tarzını yansıtan dekorasyonu ise Peter Marino’ya ait. Hava görüntülerinde Viva’nın üç açık yüzme havuzuna ve oldukça ferah bir güneşlenme terasına sahip olduğu anlaşılıyor.


Alıntı: TurkSail
Fotoğraflar: Tom van OOSSANEN / CNN