Yorum / Analizz ddosya haaber
İstanbul
21 Kasım, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.30
  • EURO
    35.15
  • ALTIN
    2406.9
  • BIST
    10401.67
  • BTC
    67490.92$

MYK’da Başkanlık İçin Muhalefet Azat Baykal’ı Aday Gösterdi

14 Şubat 2022, Pazartesi 12:49

İstanbul’un iki köklü yelken kulübünde bir hafta ara ile iki Olağan Genel Kurul gerçekleşecek.

13 Şubat Pazar günü İstanbul Yelken Kulübü’ndeki Genel Kurul için adaylar henüz açıklanmadı. 20 Şubat Pazar günü toplanacak Marmara Yelken Kulübü’nde de Sedat Soybay aday oldu. Ancak muhalif cephe seçime bir hafta kala Azat Baykal’ın adaylığını duyurdu.



İstanbul’un ilk yelken ihtisas kulübü olan İYK’da (İstanbul Yelken Kulübü) Olağanüstü Genel Kurul’da yönetimi devralan kadro, 13 Şubat Pazar günü Olağan Genel Kurul toplantısını yapacak.

Kulüp yönetimindeki istifalar üzerine Olağan Genel Kurul’a kadar görevlendirilen yönetimin adayı ya da diğer bir adayın adı şu ana kadar “resmen” duyurulmuş değil.





MYK’DA SEÇİM HAZIRLIĞI

İstanbul’un diğer bir köklü yelken kulübü olan MYK’da (Marmara Yelken Kulübü) da 20 Şubat Pazar günü yapılacak Olağan Genel Kurul’un hazırlıkları sürüyor. 2018 yılında dördüncü kez başkanlığa seçilen Vedat Ozan’ın yerine bu kez yardımcısı Sedat Soybay’ın aday olacağı öğrenildi.

Ancak seçime yaklaşık bir hafta kala Sedat Soybay’a karşı muhalefet kanadı Azat Baykal’ı aday gösterdi.



Sahil dolgusu yapılmadan önce. MYK'yı yansıtan iki fotoğraf.


NEDEN VEYA NEYE KARŞI MUHALEFET?

Kulüp çatısı altında oluşan muhalefetin temel nedeni Sporturist A.Ş. ile Marmara Yelken Kulübü Derneği yönetimleri arasında oluşan anlaşmazlık.

Zira Marmara Yelken Kulübü, diğer yelken kulüpleri arasında oldukça farklı bir özelliğe sahip.

1958 yılında Caddebostan’da bir avuç deniz sevdalısı tarafından kurulan Marmara Yelken Kulübü’nün ilk üyeleri, yapının daha “kurumsal” ve “kalıcı” olması, aynı zamanda da üyelerin “pay sahibi” olup “ellerini taşın altına koyarak” işlere sahip çıkmaları amacıyla “şirketleşme” kararı aldılar. Böylece 1964 yılında sporcuların da katılımı ile Su Sporları ve Turizm Ticaret Anonim Şirketi “SPORTURİST A.Ş.” kuruldu.

Ardından kulüp binası ve üzerinde kurulu bulunduğu arsa “şirket” tarafından satın alındı. Bu satın alma sonucu MYK, İstanbul’da “işgalci” sayılmayan ve tapulu binası ile benzerlerinin belini büken “ecrimisil” sorunundan kurtulan bir yelken ihtisas kulübü olarak fark yarattı.


YILLAR GEÇTİ, ŞARTLAR DEĞİŞTİ

Ancak, geçen yıllarla birlikte yaşanan gelişmeler bu yapıyı “zorlamaya” başladı. Muhalif kanat tezine göre ilk olumsuzluk sahile yapılan dolgu ve aradan geçen sahil yolu ile kulübün denizden uzaklaşması sonucu yaşandı.



Marmara Yelken Kulübü, sahildeki bu alanda sahil dolgusu ile tıpkı kendi gibi asıl yerinden uzaklaşmak zorunda kalan Türk Balıkadamlar Kulübü ile birlikte sığışmış durumda.


Sportif alandaki çalışmalar sahilde inşa edilen prefabrik barakalara taşınırken, uzakta kalan “asıl yapı” giderek sosyal faaliyetlere yoğunlaşırken sportif etkinliklerden de uzaklaşmaya başladı.

Caddebostan bir yandan sahil yolu dolgusu ile bu “fiziki” değişikliği hazmetmeye çalışırken, üzerine bir de 1999 depremi geldi. Deprem sonrası bölgeden taşınan insanlara bağlı olarak Caddebostan semti hızla sosyal yapı anlamında bir değişime uğradı.


BARDAĞI TAŞIRAN DAMLA

İlerleyen süreçte Sporturist A.Ş. hissedarlarının bazıları doğrudan veya dolaylı nedenlerle İstanbul’dan uzaklaştı. Bazıları da vefat edince haklarını devralan varislerinin onlar kadar denize ve yelkene yakın olmaması iddiaya göre zamanla Spotrturist A.Ş.’nin yönetimsel kararlarına yansıdı. Buna bağlı olarak MYK’nın da sportif etkinliklerden uzaklaşmasına yol açtı.




(Fotoğraf dugun.com'dan alınmıştır.)


Son olarak MYK’nın eskiden kayıkhane olarak kullandığı denize sıfır alan, dolgu sonrası “tepeye” dönüşünce bir dönem fitness salonu olarak değerlendirildi. Son olarak bu alanın bir bar olarak işletmeye verilmesi bardağı taşıran damla oldu.


“FABRİKA AYARLARINA DÖNELİM” ÇAĞRISI

Muhalefetin “Niçin Aday Olduk?” başlıklı yazısında şu ifadeye yer verildi:

“Hem sportif hem de sosyal olarak Marmara Yelken kulübü enerji kaybetmeye başlamış ve de Türkiye Yelken Federasyonu'nun başarı kriter sıralamasında Türkiye’nin ilk yirmi kulübü arasına girmekte zorlanmaya başlamıştır.

Diğer tarafta İstanbul‘un en değerli konumlarından birisine sahip sosyal tesis, Marmara Yelken Kulübü ruhuna ve kültürüne uyumlu olmayan bir şekle dönüşmüş ve neredeyse yelken kulübü görünümü kaybetmek üzeredir.

Bu nedenledir ki Marmara Yelken Kulübü üyesi, STAŞ hissedarı ve de yelken sporcusu olan bizler her şeyden önce kulübün eski başkanlarından, TYF’nin (Türkiye Yelken Federasyonu)  geçmiş dönem başkanlarından ve faal olarak yarışçılık hayatına devam eden Azat Baykal liderliğinde Marmara Yelken Kulübü'nü 'fabrika ayarlarına' döndürmek üzere yola çıktık.”


İLK HEDEF YELKEN ÇALIŞTAYI

Sportif ve sosyal olarak yeniden yapılanmanın gerekliliğinin vurgulandığı duyuru şöyle devam ediyor:

“Aksi takdirde önümüzdeki dönemde Caddebostan koyundaki bu değer kaybolacaktır.

Eğer bizi bu göreve oylarınızla layık görürseniz sportif alanda zaten hazır olan yelken okulları ve yarış takımları stratejik planlarımızı uygulamaya koyup tüm Marmara Yelkenli sporcuların katılacağı bir ‘Yelken Çalıştayı’ ile yola koyulacağız .

Diğer tarafta sahildeki yelken faaliyetleri ile sosyal tesis arasındaki kopukluğu gidererek Marmara Yelken Kulübü'nü mazisine uygun olan sosyal bir yapıya kavuşturacağız.”

Duyuru, Azat Baykal başkanlığında, Ali Doğaner, Talip Sümerkan, Erdil Uzaltan, Burçin Kandemir, Alpay Türker ve Yasemin Oruz’un isimlerinin yer aldığı aday listesi ile noktalanıyor.



NOT:
O günlerin Caddebostan’ına, MYK’nın ve daha sonra da Sporturist A.Ş.’nin kuruluş öyküsüne bir başka yazıda yer vereceğiz.


Alıntı: TurkSail