DENİZLERE HAKİM OLAN CİHANA HAKİM OLUR
01 Temmuz 2024, Pazartesi 17:03Değerli Denizci Meslektaşlarım ,Sevgili okurlarım,Merhaba 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramınız Kutlu Olsun.Denizde seferde olan meslektaşlarımında kazasız,Belasız biran evvel kontratlarını bitirip izinlerine gelmelerini dilerim . Bugün Denizcilik Okullarından Yeni Mezun olmuş kardeşlerimizede Diplomalarını almaya hak etmiş oldukları için Hayatlarında,ve Mesleklerinde Her şart altında kendilerini çok iyi bir yönde geliştireceklerine Başarılı olacaklarına inanıyor, Meslek hayatları boyunca Kazasız ,Belasız Yıllar dilerim.
Son yıllarda hızla büyüyen Dünya Ticaretiyle baglantılı olarak Deniz taşımacılığı da büyük bir ilerleme kaydetmekte ve egitimli personele olan talep de artmaktadır. Özellikle sayıca az olan Uzakyol Vardiya Zabiti ve Uzakyol Makine Mühendisi personel istihdamında tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de büyük bir sıkıntı yaşanmaktadır. Bu sıkıntının giderilmesi için kaliteli Makine ve Güverte zabitlerinin Doğru yerde ,Doğru zamanda Doğru Şirketlerde İstihdam edilmeniz bulunmanız Hayati ve büyük bir önem arz etmektedir.
Kabotaj, bir devletin kendi limanlarına deniz ticareti konusunda tanıdığı ayrıcalıktır. Bu ayrıcalıktan yalnızca yurttaşlarının yararlanması, millî ekonomiye önemli bir katkı sağlayacağından, devletler yabancı bandıralı gemilere kabotaj yasağı koyma yoluna gitmişlerdir. Bazı uluslararası sözleşmelerde de kabotaj yasağı koyma yetkisine ilişkin hükümler yer alır.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde imparatorluğun kabotaj hakkı yoktu. Çünkü Batılı ülkelere verilmiş olan kapitülasyon hakları sebebiyle Osmanlı İmparatorluğu kıyılarında genellikle yabancı bandıralı tekneler hizmet görürlerdi. Ancak 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Antlaşması uyarınca kapitülasyonlar kaldırıldı.Böylece denizlerden uzaklaştırılan Türk halkı kabotaj kanunu ile denizlere geri dönmesi ile Ulusal Egemenliğimiz geri alınması açısından Kabotaj Kanunu büyük ve önemi tartışılmaz bir gerçektir. 13 Nisan 1926 tarihinde yürürlüğe giren 815 sayılı “Türkiye Sahillerinde Nakliyatı (Kabotaj) ve Limanlarda Ticaret Hakkında Kanun”un Türk Deniz Ticaretine kazandırdığı faydaların yanında Türk Vatandaşlarına sağladığı ayrıcalıklı katkılar da önemlidir. Vatanımızın güvenliği, denizlerden başlar. Türk Milletinin geleceği Mavi Vatan'dadır.
Büyük Türk Denizcilerimiz Başta Barboros Hayrettin Paşa ,Turgut Reis, Salih Reis, Piri Reis, Murat Reis, Seydi Ali Reis, Kılıç Ali Reis. Çaka Bey, Umur Bey, Karamürsel Bey, Piri Reisin amcası olan Kemal Reis, Barbaros Hayreddin Paşanın yetiştirmiş olduğu Salih Reis, Cezairli Gazi Hasan Paşa,Oruç Reis,Murat Reis ,Piyale Paşa , Mezamorta Hüseyin Paşa,Ali Macar Reis,Seydi Ali Reis , "Hamidiye kahramanı" olarak tanınan eski Bahriye Nazırı Hüseyin Rauf Bey,Bahriye Nazırı Hasan Hüsnü Paşa,gibi nice deniz serdarları ile Osmanlı İmparatorluğu, Akdeniz ve Karadeniz'i Türk gölü haline getirmesine rağmen bu denizlerdeki ticaret hakkını elinde tutamamış; 18. yy. başlarında yabancı ülkeler kapitülasyonların verdiği haklar a dayanarak Türk deniz ticaret hayatını ele geçirmişlerdir. Yabancılara verilen bu hakları Tekrar geriye 1923 yılında yapılan Lozan Antlaşmasıyla yürürlükten kaldırılmış. 1923'de Türkiye Cumhuriyeti'nin ekonomik temellerinin atıldığı İzmir İktisat Kongresinde köklü ve büyük bir geçmişi olan Türk denizciliğinin ekonomideki vazgeçilmez durumunu Yabancılardan geri iade alınmıştır.
1 Temmuz 1926 tarihinde yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu'nu , Kurtuluş Savaşımızın denizlerdeki zaferi olarak da değerlendirebiliriz. Böylece Avrupa ülkelerinin Türk deniz ticaretindeki hâkimiyeti ortadan kalkmıştır. Yabancıların denizlerimizden elde ettiği sayısız çıkarlara ve hükümranlığına son verilmiş, sahillerimizdeki seyrüsefer hakkı asıl sahibine yani Türk bayraklı gemilere geçerek deniz ulaştırmacılığımız millîleştirilmiştir. Kabotaj uygulaması günümüzde giderek öne çıkan serbest piyasa ekonomisi ilkeleri çerçevesinde dünya denizciliğinin çok tartışılan konularından biri olma özelliğini taşımaktadır.
Vatan için mücadele eden Şehitlerimizin ve Türk Denizciliğine ismini Altın harflerle yazdırmış Büyük Türk Denizcilerimizin ruhlarına Dualarımızı hediye ediyor Allahtan rahmet Duallarımla birlikte Dileklerimi sunarım .
''Zaferi, denizi kontrol altında tutan, ihtiyacı olan şeyi, ihtiyacı olduğu zaman, istediği yere ulaştırabilen ülke kazanır." Mustafa Kemal Atatürk’’
yapay zeka Uydular, Dronlar, Şamandıralar, Gemiler gibi çeşitli kaynaklar daha hızlı ve daha doğru veri toplamayı, analiz etmeyi ve yorumlamayı mümkün kılabilir. Örneğin, deniz yapay zekası, deniz canlılarını ,kirlilik türlerini tanımlamaya ve düzeltmeye, hareketlerini izlemeye ve değişiklikleri tespit etmeye yardımcı olabilir. Deniz yapay zekası ayrıca dalgalar, akıntılar, gelgitler ve fırtınalar,müselaj gibi deniz olaylarına ilişkin modeller ve Simülasyonlar oluşturma ve bunların sonuçlarını ve etkilerini tahmin etmeye de yardımcı olabilir.
"Denizciliği Türk'ün büyük milli ülküsü olarak düşünmeli ve onu az zamanda başarmalıyız.’’
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün (01 Kasım 1937 TBMM açılış konuşması.)
Marmara Denizi’ndeki kirliliğe dikkat çekerek halkı bilinçlendirmek ve yöneticilerin çalışmalarına ışık tutmak adına Deniz yapay zekası,geniş ve deniz ortamına gelişmiş veri analitiğinin ekonomiye ve ekolojiye fayda sağlayacak yeni çözümler ve uygulamalar sağlayabilir. Ayrıca denizde yapay zekasının girişimcilere ve insanlar için sunabilecekleri fırsatlardan faydalınabilinir. Nüfusun artmasıyla birlikte kabotaj hattında çalışan Su ürünleri sektörü içinde olan bireylerin Halkımıza sağlıklı ve dengeli besinlerin ulaşımı için ihtiyaç duydukları canlı ürünleri üreten, istihdama katkı sağlayan ve katma değer yaratan su ürünleri sektörünün Devlet tarafından desteklenmesi gerekmektedir. Denizler amacına uygun kullanıldığı zaman deniz kaynaklarından Üretiminden sonra gıda verimliliği de artacaktır.Deniz,inovasyonuna ve girişimcilik için muazzam fırsatlara olanak katkı sağlanırsa ekonomimiz için denizden elde edilen gelirlerin Devletimizin hazinesine para girmesi için bir neden yoktur. Denizlerimizi gerektiği şekilde kullanıp gereken konumuna getirmeliyiz .Deniz velinimetimizdir ve her zamanda öncelikli olunmalıdır.Su ürünleri gıdalarını ayrı bir gelir kaynağı ve Deniz sektörünün tüm zenginliğinden yararlanan akrobasi ve ayrıcalıklarla çözüm bulmak yapay zekanın gücünden yararlanmak gerektiğini düşünüyorum.
Deniz canlılarına zarar veren öldüren herne varsa önlemleri almalı Denizlerimizin kirletilmesinin ,önüne geçebilmek için ivedi olarak yöneticilerimizin gerekli acil önlem planları kirlenmeye sebep olan kök nedenler tespit edilerek gereken çözümler derhal uygulamaya konulmalıdır. Uygulamada birlikteliğin sağlanması için sadece bir kurum değil Tüm Kamu kurum kuruluşları sadece ceza ile değil Amerika ‘daki gibi en ağırlaştırılmış ceza ile denizi kirletenler yargılanmalı gerekli ceza verilmelidir. Mavi ekonomi ve deniz eğitimi gibi çeşitli alanlarda çözümleri geliştirme kültürü Halkımıza Büyükşehir Belediyesi tarafından seminerler düzenlenerek Halkımız Çevreye duyarlılık konusuyla ilgili Bilinçlendirilmelidir.
Balıkçı barınakları su ürünleri üretimine önemli katkıda bulunan, ekonomik gelişmeyi sağlayan balıkçılık faaliyetleri için en önemli altyapıların başında gelmektedir. Balıkçı barınakları, balıkçı gemilerinin avladıkları ürünleri karaya çıkardıkları kıyı yapıları olup, aynı zamanda kontrol noktaları olarak da önem taşımaktadırlar. Dünyada artan nüfus baskısı ve doğal kaynakların sınırlı kullanımı zorunluluğu, dünya ülkelerini daha sıkı bir şekilde ekonomik işbirliği ve yardımlaşmaya zorlamaktadır. Yıllar boyunca balık protein açısından çok zengin bir yiyecek kaynağı olmuştur. Türkiye kıyıları boyunca yer alan iskele, liman, yat limanı gibi tüm kıyı tesisleri arasında en fazla sayıya sahip olan yapı, balıkçı barınaklarıdır. Son yıllarda yat limanlarına talep nedeniyle atıl veya tam kapasitede kullanılmayan bazı balıkçı barınaklarının yat limanlarına dönüştürülmesi fikri ortaya çıkmıştır. Bu konuda ilgili bakanlıklar çerçevesinde çeşitli çalışmalar başlamıştır (Gökkus 1995). AB çerçevesinde, balıkçılık alanındaki ilk ortak uygulamalar, balıkçılık sahalarına girişin, pazar ve yapılarla ilgili konuların düzenlenmesi amacıyla 1970’li yılların başlarında hayata geçirilmiş ve üye ülke balıkçılarının av sahalarına eşit haklarda girebilmeleri sağlanmıştır.
Soğuk hava deposu ve buz üretim alanı, av kapasitesinin en az %10' unun satışını yapabilecek kapasiteye sahip balıkhane veya balık satış yeri, kasa yıkama yeri ve deposu, ağ tamir yeri ve deposu, balıkçı gemisi tamir yeri, balıkçı gemilerinin ihtiyacını karşılayacak akaryakıt pompası, ilk yardım imkânı ve yangın söndürme sistemi ile Bakanlık faaliyetlerinin yürütülmesi için kullanılacak balıkçılık idari binasının bulunması zorunludur. Dünyada hızla kirlenen doğal kaynakların başında sular gelmekte, denizler de bu hızlı kirlenmeden payını almaktadır.Denizlere deşarj edilen kirleticiler, ekosistemi olumsuz etkilemekte ve deniz ekosistemini korumak için acil önlem alınması gerekmektedir. Balıkçı Barınaklarında su ürünlerinin eldesinde gerçekleştirilen faaliyetler sonucu çevresel ve ekolojik açıdan olumsuz etkiler şimdiye kadar gözardı edilmiştir. Birçok balıkçı barınağı aynı zamanda hem fiziksel hem biyolojik kıyı çevresi üzerinde önemli çevresel etkilerin kaynağıdır. Çevre bilincinin arttığı günümüz dünyasında, balıkçı barınakları kıyı çevreleriyle uyumlu olarak planlanmalı ve yönetilmelidir.
Balık avcılığından tüketiciye ulaşma aşamasına kadar geçen süreçte balıkçı barınaklarının rolü gözardı edilemez. Balıkçılık sektöründe maksimum verimliliğin elde edilebilmesi için balıkçı barınaklarının yeterliliği ve balıkçılara sağladığı hizmet oldukça önemlidir (Yıldız ve Karakulak, 2013). Balıkçı barınağı; her türlü balıkçı gemisine hizmet vermek amacıyla mendireklerle korunmuş, yeterli havuz ve geri saha ile barınacak gemilerin manevra yapabilecekleri su alanı ve derinliğe sahip, yükleme, boşaltma, bağlama rıhtımları ile suyu, elektriği, ağ kurutma sahası, satış yeri, idare binası, ön soğutma ve çekek yeri, tesisten faydalanan balıkçıların dinlenmeleri için kullanılacak balıkçı lokali, balıkçı gemilerinin ihtiyacını karşılayacak akaryakıt pompası, ilk yardım imkânı ve yangın söndürme sistemi bulunan büyüklüğüne ve sağladığı imkânlara göre balıkçı limanı, barınma yeri veya çekek yeri olarak adlandırılan kıyı yapılarına denir (RG, 1996).
Marmara Denizi’nin kirliliğinin önlenmesi özellikle bazı hassas noktaların temiz tutulması ile yakından ilişkilidir. Bu noktalardan birisi de İzmit Körfezi’dir. 1975 yılında başlatılan İzmit Kanalizasyon Projesi kapsamının sadece evsel sulardan ibaret olması, Marmara Belediyeler Birliği’ni harekete geçirerek, bu projenin kapsamının Endüstriyel Atıksuları taşımasını içerecek şekilde genişletilmesi ilk defa yüksek bir sesle dile getirilmiştir. Bunun yanı sıra, Marmara Denizi’nin coğrafik özellikleri nedeniyle, İzmit Körfezi’nin temizliğinin sadece Körfez civarındaki endüstriyel atıksuların kontrolü ile değil, tüm Marmara’nın endüstriyel atıksularının kontrol altında olması gerekliliği vurgulanmıştır. Birlik kurulduktan kısa bir süre sonra, 1975 yılı içerisinde Marmara Denizi’nin ekolojik yapısı ile ilgili bir başka tehdit unsuru olan zirai ilaçlama konusunda önlemler alınması gerektiğine dikkat çekmiştir. Marmara Bölgesİ ’nin tarımsal potansiyelinin yüksek olmasıyla bağlantılı olarak, kullanılan pestisitlerin kalıntıları yağışlarla birlikte denize karışarak, çok düşük konsantrasyonlarda bile deniz ekosisteminde telafisi zor tahribatlara yol açmaktadır. Tarımsal etkinliğe ilave olarak adeta bir sanayi bölgesi de olan Marmara’da pestisit imalatı yapan fabrikaların varlığı ve bu fabrikaların denizle ilişkili olması Marmara Belediyeler Birliği’nin konuyla ilgili çözüm önerileri geliştirmesine zemin hazırlamıştır.
Denize karışarak, çok düşük konsantrasyonlarda bile deniz ekosisteminde telafisi zor tahribatlara yol açmaktadır. Tarımsal etkinliğe ilave olarak adeta bir sanayi bölgesi de olan Marmara’da pestisit imalatı yapan fabrikaların varlığı ve bu fabrikaların denizle ilişkili olması Marmara Belediyeler Birliği’nin konuyla ilgili çözüm önerileri geliştirmesine zemin hazırlamıştır. Kirliliği önlemeye yönelik ve temizlik çalışmalarına yön vermek amacıyla yapılan tüm teknik faaliyetler bir yana, meselenin toplumsal farkındalığının da oluşturulması Marmara Belediyeler Birliği’nin geniş görev anlayışına dahil olmuş, konuyla ilgili etkinlikler düzenlenmiştir. 1975 yılında ulusal gazetelerle birlikte forumlar tertip edilmiş, konuya hakim ve popülaritesi yüksek kişilerce bu forumlarda Marmara Denizi’ndeki kirliliğe dikkat çekmek suretiyle toplumsal bilinç oluşturma kanalları açılmış ve bu forumların yabancı dillerde de yayınları basılmıştır.
Yasal Mevzuat Balıkçı barınakları yönetmeliği Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından 13.12.1996 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Yönetmelik genel olarak amaçlar, kapsamlar, hukuki dayanaklar, tanımlar, barınakların sınıflandırılması, barınakların özellikleri, barınakların yer seçimi, imar planı, barınakların kiralanması, barınakların işletilmesi, ücretler, yatırım, hasar, bakım ve onarım gibi maddeleri içermektedir 13.12.1996 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmeliğe ek olarak Balıkçı barınakların yönetmeliğinde değişiklik yapılmasına dair 28.10.2008 tarihinde yeni bir yönetmelik Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Bu yönetmelikte ise, barınaklarda aranan asgari vasıf ve teknik şartlar, ön değerlendirme raporu, onarım işleri, denetimler ile ilgili düzenlemeler yenilenmiş ve detaylandırılmıştır. Su ürünleri yetiştiricilik sektörünün mevcut sorunlarının çözülmesi ve kabuklu, çift kabuklu su ürünleri ile su bitkilerinin yetiştiriciliğinin geliştirilmesi durumunda öngörülen hedeflerin üzerinde bir üretim potansiyeline sahip olduğu görülmekte olup 2023 yılında 600 bin ton olarak belirlenen yetiştiricilik üretiminin 2050 yılında 2 milyon tona ulaşması hedeflendiği söylenmektedir. Sektörün belirlenen hedeflere ulaşmada başta su ürünleri ithalatı, ihracatı, işleme tesisleri, araştırma geliştirme faaliyetleri ile sucul biyo çeşitliliğin korunması ve desteklenmesi gibi önemli görevlerin Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü sorumluluğunda tek çatı altında toplanarak yürütülmesinin önemli katkılar sağlayacağı değerlendirilmektedir.
“Hamside kota uygulaması sürdürülebilirlik adına olumlu olacaktır”
1 Eylül'de Avlanma yasağının bitmesini iple çeken balıkçılar,Sezon hazırlıklarını tamamlamak üzere büyük bir heyecanla çalışmalarına devam etmekte sezon açıldığı zaman"vira bismillah" diyerek dualar eşliğinde 2024 Av sezonununun yasağının bitmesiyle birlikte, balıkçılar denize açılacaklar.Türkiye su ürünleri açısından hem ithal eden, hem de ihraç eden bir ülke konumunda olup su ürünlerinde net ihracatçı durumundadır. Yarattığı katma değer ve istihdama katkısı ile stratejik öneme sahip olan su ürünleri sektörü dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla gelişmektedir. Sektörün ekonomiye katkısı, tarımsal üretim değerindeki yeri her geçen gün artmaktadır.Bakanlığımızın su ürünleri politikalarının ana hedefi, halkımıza bol ve ucuz balık sağlamakla birlikte; denizlerdeki su ürünleri ve balık kaynaklarını koruyarak, sürdürülebilir avcılık yöntemlerinin geliştirilmesini sağlamalı Unutulmamalıdır ki; doğal kaynaklar sonsuz değildir. Bu kaynaklar, gelecek nesillere aktaracağımız bir emanettir. Bu nedenle, koruma ve kullanma dengesini mutlaka gözetmek zorundayız.İstanbul İlimizin coğrafi olarak deniz kıyısında bulunması, su ürünleri potansiyeli yüksek bir il olmasını da beraberinde getirmiştir. Güçlü bir Balıkçılık Filosuna sahip olan İlimiz Su Ürünleri Sektörüne, İl ve Ülke ekonomisine önemli katkılar sunmaktadır..
Türkiye’de avlanan balığın yaklaşık yüzde 60’ının hamsinin özellikle Karadeniz’de bol bulunan bir balık türü olduğu aşırı avlanma ve balıkçı teknelerinin büyümesinin, balık miktarlarında azalmaya neden olduğu
“Balık boylarında kısalma var, verimi de azaldı. Hamsi stoklarında, hem aşırı avcılığa hem de iklim değişikliğine uyum sağlaması nedeniyle sıkıntı yok ancak ülkede aşırı avcılığın engellenmesi lazım. Bölgelere göre avcılık yapılmalı ve balıkçılarımız da bu konularda bilinçlendirilmeli. Balıkçılarımızın sorumlu avcılık yapması önem taşıyor. Bu denizler hepimizin. Gelecek nesillere de balık kalmalı. Bunlara dikkat edilirse zengin denizlerimizde balık stokları tekrar artacak. Balık miktarlarının artması hem gelecek nesiller hem de ülke ekonomisi için katkı sağlayacaktır. Bu yıl hamside kota uygulaması başlatılacak, bu da sürdürülebilirlik adına olumlu olacaktır.”
Her insan doğumla başlayan, ölümle biten hayatın anlamını sorgular. Hayatımız bizim için ne anlam taşıyor İnsanların yapmak veya olmak istedikleri şeyler farklı olduğu için bu soruların yanıtları kişiden kişiye değişir. Birileri için hayat yemek, içmek, gezmek ve eğlenmek demek olabilir.
Başkaları için çalışmak, üretmek, değer yaratmak; çevresine ve topluma faydalı olmak, katkı sağlamak anlamına gelebilir. Dünyaya gelmek istek ve irademiz dışında olduğuna göre bunu sağlayanların bizden bazı beklentileri olabileceğini, hayatımızın o beklentileri karşılamayı da kapsaması gerektiğini bilmeliyiz.
Gemi Makinaları İşletme Mühendisi
Birol Çetinkaya
Pruvanız neta, denizleriniz sakin, rüzgarınız kolayına olsun. Selametle…
KAYNAKÇA
⦁ Ülkemiz Balıkçı Barınakları, T.C. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü, Pozitif Matbaacılık, Ankara, 295s.
⦁ Derdimiz, Değerimiz, Denizimiz: MARMARA T.C. Marmara Belediyeler Birliği Yayını: 2013 https://www.marmara.gov.tr
⦁ Su Ürünleri Sektörünün AB Müktesebatına Yasal ve Kurumsal Uyumunu Desteklemek İçin Teknik Yardım Su Ürünleri Avcılığı Ve Yetiştiriciliği Sektör Çalışması Nihai Rapor, 195s., Ankara.
⦁ Balıkçılık Kıyı Yapıları Durum ve İhtiyaç Analizi. 1. Ara Rapor, T.C. Ulaştırma Bakanlığı Demiryollar, Limanlar
⦁ Balıkçı Barınakları Yönetmeliği, (1996), Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Resmi Gazete Sayısı:22846, Ankara, Türkiye.
⦁ Balıkçı Barınakları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, (2008), Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Resmi Gazete Sayısı:27038, Ankara, Türkiye.
⦁ https://www.mgm.gov.tr/veridegerlendirme/il-ve-ilceleristatistik.aspx?m=RIZE , (Giriş: 20.10.2019, Saat:11.30)
⦁ Anonim, (2023). Tarım ve Orman Dergisi Ocak-Şubat Sayısı, http://www.turktarim.gov.tr/Haber/735/su-urunleri-yetistiriciligi-her-gecen-yilartiyor. Bilgüven M., Can G., (2018).
⦁ Balık Yemlerinde Balık Unu Yerine Tavuk Ununun Kullanılma Olanakları, Bursa Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, Cilt: 32 Sayı: 2 Sayfa: 189-200 TOB, (2023). Tarım ve Orman Bakanlığı. Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü verileri Ankara, 2023. FAO, (2022).
⦁ The State of World Fisheries and Aquaculture 2022, https://www.fao.org/documents/card/en/c/cc0461 FAO, (2023). FishStat Plus-Universal software for fishery statistical time series http://www.fao.org/fishery/statistics/software/fishstat/en (Erişim tarihi: 08.08.2023). TOB, (2023). Gıda Kontrol Genel Müdürlüğü verileri Ankara, 2023. Kaya Y., Duyar H.A., Erdem M.E., (2004). Balık Yağ Asitlerinin İnsan Sağlığı İçin Önemi,
⦁ Ege Üniversitesi Su Ürünleri Dergisi, Cilt: 21 Sayı: 3-4 Sayfa: 365-370. OECD-FAO Agricultural Outlook 2017-2026. TÜİK, (2023). Dış Ticaret İstatistikleri
⦁ https://biruni.tuik.gov.tr/disticaretapp/menu.zul (Erişim tarihi: 04.08.2023). TÜİK, (2023). Su Ürünleri İstatistikleri https://biruni.tuik.gov.tr/medas/?kn=97&locale=tr (Erişim tarihi: 04.08.2023).
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.