Yorum / Analizz ddosya haaber
İstanbul
21 Kasım, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.30
  • EURO
    35.15
  • ALTIN
    2406.9
  • BIST
    10401.67
  • BTC
    67490.92$

BUNU YAPANA NE DENİR?

01 Şubat 2018, Perşembe 19:17

 

BUNU YAPANA NE DENİR?
 
            1937 yılında GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ün direktifi ile inşaatı başlatılan, Pendik Tersanesi 1940 yılında Cumhurbaşkanı İsmet İNÖNÜ tarafından yerinde görüldüğünde hiçbir şey yapılmadığını tespit edince o esnada yanında bulunan zamanın ulaştırma bakanı Ali ÇETİNKAYA’ya kapatın burayı dedikten sonra 1969 yılında yeniden inşasına başlanır.
            O yıllarda sac ve profil malzeme ile gövdeleri yapılan gemiler denize indirilir, ana makineleri ve yardımcı makineleri yurt dışından getirilene kadar uzun bir süre geçerdi.
            1978 senesinde Haliç Tersanesi’nde inşa edilecek 8 adet kuru yük gemisi için 24 adet dizel jeneratöre ihtiyaç vardır. İhale açılır, ihaleyi Polonya’nın Cqielski firması kazanır. Firma Sulzer lisansı ile üretim yapmaktadır.  O esnada görevde olan yüksek mühendis Ali CAN beyefendinin  en büyük hayali ana ve yardımcı makinelerin Türkiye’de üretilebilir olması. Polonya’dan alınacak olan 24 adet dizel makinenin daha ucuza parçalar halinde alınıp montajını yurdumuzda yaparak hem yeni bir adım atmak hem de devletin parasını korumak için Polonya’ya gider. Ve firma yetkililerine teklif yapar. Firma yetkilileri teklifi reddederler. Ali CAN beyefendi ‘’müşteriyi kızıştırma taktiği ile ‘’siz bu teklifimi kabul etmezseniz 2. Firmaya teklif götüreceğim der.
            Firma yetkilisi ‘’biz kabul etsek bile Sulzer kabul etmez deyip, geçiştirmeye çalışır.‘’ Sulzer’ den randevu alınır. Sulzer teklife sıcak bakar. Türkiye’deki imalat ve işçilik kalitesini görmek isterler. Daha sonra mühendislerini İstanbul’a gönderirler. Gelen iki mühendis Haliç Tersanesi’ni makine atölyesi ve dökümhaneyi çok beğenirler.
           SİZ BURADA MONTAJ DEĞİL MAKİNE İMAL EDECEK DURUMDASINIZ DEYİP DURUMU MERKEZLERİNE RAPOR EDERLER.
           Bunun üzerine Sulzer, Polonya’lı firmaya Türkiye’de makine montajı ve imalatı yetkisi verir.
        Türkiye’den mühendis ve teknisyenler Polonya’ya eğitime gönderirler. Ve sonuçta Pendik Tersanesi’nde makine atölyesi kurulur. Makinelerin test edileceği 1500 HP test odası hazırlanır. Çalışmalara başlanır. 1979 yılından 1981 yılına kadar 920 HP’lik makinelerin Pendik Tersanesi tam olarak faaliyete başlamadan önce Polonya’lı ve Türk teknisyenler tarafından montajları tamamlanır. Test odasında testleri yapılır. Sonuç TEK KELİMEYLE MÜKEMMELDİR.
        Montajı yapılan makinelerin @’lık bölümü yerli katkıdır. Başarılı çalışmalar Sulzer firması tarafından yakinen takip edildiği için 1981 yılında Ali CAN beyefendi büyük makinelerin imali için Sulzer’den lisans almak için başvurur. Uzun mücadele sonunda 1981 yılının sonuna doğru, o zamanın Denizcilik Bankası ile Sulzer lisans anlaşmasını imzalarlar.
       ARTIK TÜRKİYE’DE PENDİK TERSANESİ’NDE SULZER LİSANSI İLE ANA MAKİNE İLE YARDIMCI MAKİNELER İMAL EDİLECEKTİR. Ve atölyeden fabrikaya geçiş süresine başlanmıştır. 1 temmuz 1982’de Pendik Tersanesi’nin içinde Pendik Sulzer makine fabrikasının temeli atılır. Temel inşaatına zemini kuvvetlendirmek için birçok kazık çakılır. İki ayrı firma tarafından bitirilir. Bu arada sipariş alma çalışmaları da başlar. 5 adet 26.500 DWT’luk dökme yük gemisi inşaası Yüksek Mühendis Ali CAN beyefendi ve arkadaşları tarafından alınır. Buna ilave Türk Deniz Nakliyatın 3 adet 75.000 DWT’ luk dökme yük gemisi siparişi gelir. Ali CAN beyefendi ve arkadaşlarının gayretleri sonucu hem Pendik Tersanesi’nden gemiler inşa edilecektir. Hemde Pendik Sulzer makine fabrikasında imalat yapılacaktır. Bütün bu olaylar Yüksek Mühendis Ali CAN beyi hayli yıpratmış olup sağlığı bozulmuştur. 2 yıl sonra emekli olmak zorunda kalmıştır.
       Pendik Tersanesi ve Pendik Sulzer makine fabrikasında çalışmalar süratle devam ediyordur. Bu zaman zarfında 100 yakın makine imal edilmiştir. Aradan yıllar geçer 1999 depreminden dolayı Pendik Tersanesi Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na devredilir. Birkaç ay geçmeden makine fabrikası tamir atölyesine dönüştürülür. Makine fabrikası ve test odası sökülüp hurdaya gider. Bununla da kalmayıp her biri 400 ton kaldıran 16 adet hidrolik kriko da atıl hale getirilip hurdaya çıkartılır. Oysa zamanın teknolojisi takip edilerek günümüz şartlarında imalata devam edilebilirdi. Ve bugün hala olduğu gibi ithalata gerek kalmazdı. Tamir atölyesi tersane için de başka bir yere de kurulabilirdi. Makine fabrikası kapatılması TÜRKİYE GEMİ SANAYİNE ÇOK ŞEY KAYBETTİRMİŞTİR. Kapatanlar, ne akla ve kime hizmet etmişlerdir? O MAKİNE FABRİKASI BUGÜN ÜRETİM YAPMIŞ OLSAYDI BELKİ ALTAY TANKLARININ MOTORLARINI, BELKİ MİLGEN PROJESİNDE YER ALAN GEMİLERE MAKİNE İMAL EDİLECEKTİ. Günümüzde hizmette olan şehir hatları gemilerinin bir kısmında halen PENDİK SULZER makineler kullanılmaktadır. Bu nedenle MAKİNE FABRİKASINI KAPATANLARA NE DENİR?????????


Pendik Sulzer Fabrikası'nda imal edilen gemi makinelerinden bir tanesi fabrika dışına çıkartılırken
                                                                                                                                                                                                                                                            
Faydanılan kaynak: Ulaşım Online Dergisi