Yorum / Analizz ddosya haaber
İstanbul
21 Kasım, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.30
  • EURO
    35.15
  • ALTIN
    2406.9
  • BIST
    10401.67
  • BTC
    67490.92$

Anılardaki Anadolu Vapuru’nun öyküsü

16 Kasım 2023, Perşembe 14:51

Yazan:Osman Öndeş ( Araştırma Makalesi)

Anadolu Vapuru yağlıboya tablosu- Ressam: İbrahim Çallı.

İstiklal Savaşı yıllarında Anadolu Vapuru İstiklal Savaşı yıllarında Karadeniz’de silah taşıyan motörler ve yokluk içinde denizle ve düşmanla mücadele eden yiğit, gözüpek denizciler, vatanı için olası imkanlarını adamış, ismi bilinen ya da bir yerlerde kalmış kahramanlar vardır.

Günümüzde yöre ahalisi ve yönetimleri tarafından bu yılların vapurlardan bazılarının replikaları yaptırılmakta ve müze anıt gemi olarak sergilenmektedir. Bunun son örneği Ordu’daki “Rüsumat 4” römorkörüdür. Ben “Anadolu” isimli vapuru dikkatlere duyuruyorum;

Son armatörü Mustafa ve Ahmet ve Vehbi Aldıkaçtı ailesi idi. Bu vapur, eski adıyla “Leopold”, sonraki adıyla “Anadolu” dur.

Lütfi Yelkenci, Yelkencizâde ailesinin ilk gemisi olan Anadolu’yu ayrı bir muhabbetle anmış ve ünlü ressam İbrahim Çamlı’ya fotoğrafını vererek tablosunu yapmasını istemiştir. İbrahim Çallı’yı tercih etmesinin bir nedeni, kendisinin İş Bankası kurucu üyelerinden olması ve banka için devrin ressamlarının eserlerini teşvik etmektir. Asıl nedeni ise Leopold adıyla İstiklal Savaşı yıllarında İstanbul’dan Karadeniz’e silah ve cephane taşıyan gemilerden biri olmasıdır.

Cumhuriyet’in ilk yıllarında T. İş Bankası kurucuları arasında yeralan Yelkencizâde Lütfi için o devrin ünlü sanatçılarının başında İbrahim Çallı gelmektedir. Vefatına kadar salonunda asılı olan bu tablo, vefatında sonra torunu Vedat Yelkenci’ye intikal etmiştir.

Başarılı bir müteşebbis olan torunu Vedat Yelkenci nedense bu tabloyu satmak üzere varlık içinde olmasına rağmen nedense bir müzayede firmasına vermiştir. Bu tablonun Alif Art vasıtasıyla müzayedeye verildiği, Alif Art’ın duyurularında ortaya çıkmıştır. Vedat Yelkenci’nin bu tablonun sahibi olarak ifşa edilmesi ve ayrıca eserin yeniden müzayedeye konularak çok daha yüksek bir fiyatla satılması dava konusu olmuştur. Lütfi Yelkenci biyografisini yayınladığım geçmiş senelerde; “Dilerim ki, bu tablo halen hangi koleksiyonerin sahipliğinde ise, Deniz Ticaret Odası vasıtasıyla Türk Denizciliği’nin temel bir eseri olarak Deniz Ticaret Odası’na kazandırılır.” diye duyuru yapmıştım! Yine de tekrarlıyorum; Anadolu Vapuru tablosu günümüzde hangi koleksiyonda ise, hatta bir müzeye armağan edilmelidir.

“Anadolu Vapuru” İbrahim Çallı’nın, Cumhuriyetin kalkınma hamlesini temsil eden, belgesel ve tarihi değeri olan nadir bir eseridir. Lütfi Yelkenci Mütarekeden sonra bu gemiye “Anadolu” adını vermiştir. Anadolu adını vermesinin öyküsü ise Cumhuriyet’in kurulmasıyla ilgilidir.

Bu gemi Lütfi Bey’in yaşadığı bir öyküdür; İstanbul işgal altındadır. Lütfi Bey satın aldığı bu gemiyi “Leopold” adıyla korur ve bu şekilde Osmanlı sularına getirir. Geminin gönderine Fransa bayrağı olarak ve bir Fransız ticaret gemisi görünümünde seferlere başlar. Geminin sahibini ve milliyetini Kuvay-ı Milliyeciler çok iyi bilmektedirler. Başka kimlerin bildiği bilinmez ama Leopold İstanbul’dan defalarca Karadeniz’e sefer yapar.

Gün Millî Mücadele günüdür. Anadolu silah ve cephane bekler ve bu gemi her seferinde beklediklerini getirir. Lütfi Yelkenci, Cumhuriyet döneminde Leopold’a “Anadolu” adını verecektir. Ardından Anadolu’ya ait binlerce anıyı sürükleyerek, yine liman liman dolaşacaktır. Cumhuriyet’in kurulmasında bu denli önemli görev üstlenmiş olan bu geminin sahibi, işletmecisi ve yönlendiricisi olmuştur. Vatan’dan Cahit Yüce imzası ile yayınlanmış haberde şöyle denilmektedir;

İşadamı Vedat Yelkenci, dedesinin İbrahim Çallı’ya yaptırdığı, “Anadolu Vapuru” adlı eserini satmak istedi. Satışın sosyetede duyulmasını istemeyen Yelkenci, Ahmet Keskiner ile anlaştı. Ancak Keskiner satışı duyurunca Yelkenci, “Beni rezil ettiler” diyerek 100 bin TL’lik dava açtı.

İngiltere’nin başkenti Londra’da yaşayan işadamı Vedat Yelkenci, son dönemde yaşadığı maddi zorluklar nedeniyle dedesi Lütfi Yelkencizade’nin ünlü ressam İbrahim Çallı’ya özel olarak yaptırdığı, eski Türkçe imzalı, 65x95 cm ebatlarındaki, tuval üzerine yağlı boya tekniğiyle yapılan, aile yadigarı ‘Anadolu Vapuru’ adlı eserini satmaya karar verdi. Söz konusu tablonun, müzayede dışı satılması için, bu işin uzmanı olarak bilinen Alif Art Antikacılık A.Ş. ortaklarından Ahmet Keskiner’in oğlu Bora Keskiner’e ricada bulunduğunu öne süren Vedat Yelkenci, ‘9 Ağustos 2011’de Bora Keskiner’e gönderdiğim elektronik postada, tablo hakkında gerekli bilgileri verdim. Kendisine, tablonun satılmasının cemiyet tarafından öğrenilmemesi için, müzayede dışı haricen satmak istediğimi her görüşmemizde ısrarla belirttim.

Alif Art’ın yönetim kurulu üyesi Ahmet Keskiner, tabloya 90 bin TL değer biçti. Daha sonra tablo için, 95 bin TL veren bir alıcı bulduklarını söylediler” iddialarında bulundu. Ahmet Keskiner’in, 13 Eylül 2011’de, 95 bin TL. karşılığı İngiliz sterlinini, banka hesabı üzerinden kendisine gönderildiğini iddia eden Vedat Yelkenci, parayı aldıktan sonra tabloyu, Londra’ya gelen Bora Keskiner’e teslim ettiğini öne sürdü. Vedat Yelkenci, teslimattan 3 ay sonra, davalı şirket tarafından basılan ve tüm Türkiye’de dağıtılan bir katalogda, 11 Aralık 2011’de, İstanbul’daki Esma Sultan Yalısı’nda düzenlenecek müzayedede, tablosunun 170 bin TL başlangıç fiyatıyla satışa sunulduğunu öğrendiğini savundu.

Katalogda, 2 tam sayfa, ailesi ve tabloyla ilgili bilgiler verildiğini öne süren Vedat Yelkenci, “Bora Keskiner, tabloyu kendilerine aldığını hiçbir zaman bana söylemedi. Sürekli, bulduğu müşteri adına pazarlık yaptığı izlenimi yarattılar. Sattığım tabloyu, sanki tarafımdan müzayedeye konulmuş izlenimi verdiler” iddialarında bulundu.

Müzayededen ve tablosunun satışa çıkarılmasından, arkadaşlarımın haberdar etmesiyle bilgi sahibi olduğunu öne süren Vedat Yelkenci, Ahmet Keskiner ile oğlu Bora Keskiner hakkında dava açtı. Davalıların, müştereken hareket edip, kendisi üzerinden haksız kazanç sağladığını iddia eden Yelkenci, “Yaşadıklarım nedeniyle, maddi-manevi olarak yıprandım ve derinden yaralandım. Gizlice elden çıkarmak istediğim tablomun satışını, basın yoluyla ilan ederek beni yerin dibine soktular” görüşünü savundu.

Davacı Yelkenci, davalı baba-oğul ile şirketlerinden, 75 bin TL maddi, 25 bin TL de manevi tazminat isteminde bulundu. Davanın görülmesine önümüzdeki günlerde başlanacak. Vedat Yelkenci, kendi tablosunun “ucuza” gittiğini, ünlü Türk ressamı İbrahim Çallı’nın dava konusu müzayedede satılan eserlerini örnek göstererek ispatlamaya çalıştı. İddiasına göre, Çallı’nın müzayedede satılan eserlerinden natörmort bir tablo açık artırmada, 700 bin TL’den 1 milyon 150 bin TL’ye, “Üsküdar” adlı eseri 289 bin dolardan 631 bin dolara, “Bostancı sahilinde gezintiye çıkan kadınlar” isimli eseri de 1 milyon 150 bin TL’den 1 milyon 700 bin TL’ye alıcı buldu. (Kaynak:Vatan, Haber: Cahit Yüce, 17.03.2012)

Vedat Yelkenci İstanbul'da doğdu. Tanınmış bir Türk Armatör ve ilk Türk ticari bankası Türkiye İş Bankası'nın kurucu ortağı olan Lütfi Yelkenci’nin torunudur. İngiltere'de eğitim gördü ve kariyerine Londra'da Yelkenci Biraderler Vapurculuk Koll.Şti.’de başladı. Birçok telekomünikasyon ve medya yayıncılığı girişiminin kurucusudur. Türk Silahlı Kuvvetleri, İçişleri Bakanlığı, Emniyet Teşkilatı ve Türkiye'deki büyük özel ve kamu kuruluşları için önemli anahtar teslimi telsiz iletişim ve telekomünikasyon sistemlerini yürüttü ve teslim etti.

1963 yılında J.F. Kennedy tarafından kurulan ABD Uydu Şirketi Comsat Corporation'ın Türkiye'deki tek temsilcisi ve Comsat Dijital Hizmetler A.Ş.'nin kurucusu olarak Türk Silahlı Kuvvetlerine, Türk PTT'ye çok sayıda anahtar teslimi uydu haberleşme ve savunma sistemi ve hizmetleri sağlamıştır ve devlete ait Türkiye Radyo Televizyon Kurumu, Comsat Türkiye, Türkiye'nin ilk Yap-İşlet-Devret projesi olan, özel sektöre ait ilk kiralık hat hizmetleri işletmesini hayata geçirmiştir.

Medya yayıncılığında ilk olarak dizi ve program yapımcılığı yapan Vedat Yelkenci , uzun yıllar CNN'in Türkiye'deki tek temsilcisi olarak görev yaptı. İlk Türk Müziği TV'sini kurdu/sahibi oldu; Telekom ve medyadaki hisselerini sattıktan sonra Prime Central London'a odaklanan üst düzey konut projelerine yatırım yaptı. Londra'daki Genç Girişimcilere mentorluk ve danışmanlığın yanı sıra start-up finansmanı sağlayan bir girişimci olarak tanınmıştır. Vedat Yelkenci Bey bu yazımın yayınlanmasından sonra dedesi hakkında belki daha ayrıntılı yaşam öyküsü bilgilerini anlatır ve olası fotoğrafları lûtfetmek suretiyle yıllardır Türk Armatörleri arşivime Yelkencizâde maddesi için yardımcı olur.

Elektronik posta adresim: [email protected] Mustafa ve Ahmet ve Vehbi Aldıkaçtı kardeşlere ait Anadolu Vapuru’nun özellikleri  S.S Anadolu- (Ex-Clio,Ex-Triton,Ex-Doob,Ex- Leopold,Ex-Anadolu II.)

• Genelyük gemisi (HBCN e 1934’den sonra TCAJ) • 1896 yılında J. Laing, Sunderland’da 545 Kızak Numarasıyla inşa edildi.

• 631 grt., 348 net. ve 1050 dwt. idi. Ana makinesi 3 genişlemeli 55 php güç üretiyordu.

• Konikl. Nerherlandsche Stoomb, Matts, Amsterdam adına “Clio” adıyla inşa edildi.

• 1908’de A.M. Coulouthros, Andros firmasına satıldı ve “Triton” adı verildi.

• 1914’de Rus Novorossisk Steamship Cop., Novorossisk’e satıldı ve “Doob” adı verildi.

• 1916’da geminin adı “Leopold” olarak değiştirildi. Satın alan kişi Lütfi Yelkenci idi.

• İstiklâl Savaşı yıllarında Fransız bayrağı ile “Leopold” adı altında Karadeniz’e seferler yaptı.

• 1921’de İstanbul limanında bağladı.

• 1922’de İstanbul Levanten tüccar D. Lieutad satın aldı ve “Anadolu II” adı verildi.

• 1924’de Yelkencizâdeler tarafından satın alındı ve “Anadolu” adı verildi. •

1930’de Yelkencizâdeler ve Mustafa ve Ahmet ve Vehbi Aldıkaçtı Vapurculuk Koll. Şti. kuruldu.

• 1933’de Yelkencizâdeler bu ortaklıktan çekildi.

• 1935’de hizmetdışı bırakıldı. Bu gemi hakkındaki belgede 1954’de Hüseyin Avni Kalkavan firmasında olduğu ve 1956’da hurdaya çıkartılarak söküldüğüne dair bir bilgi yer almakta. Dilerim ki, Yamaç Erözbek yönetimindeki Deniz Ticaret Gazetesi linkinde yayınlanan Anadolu Vapuru konulu bu yazım, yeniden değerlendirilir. Karadeniz’in bir sahil kentinde replikası Müze Gemi olarak sergilenir.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.