yeni
İstanbul
19 Nisan, 2025, Cumartesi
  • DOLAR
    32.30
  • EURO
    35.15
  • ALTIN
    2406.9
  • BIST
    10401.67
  • BTC
    67490.92$

AMİRAL KUZNETSOV, TARTUS VE V.PUTİN

17 Mart 2016, Perşembe 09:32
 
    Günümüzde Rus Donanması 5 büyük filodan oluşuyor. Kendilerinin verdiği öneme göre birinci sırada Rus Kuzey Filosu olup ana üssü Murmansk yakınlarındaki Severomorsk, ikinci büyük ve güçlü filosu ise tarihte Japonlarla ve Amerikalılarla boğuşan Rus Pasifik Filosu.
   
Bizi ilgilendiren bölüm, Karadeniz’deki Akyar (Sivastopol)  ve hudutta Türkmen Bölgesini havadan ve denizden vuran Suriye deki çıbanbaşı, İskenderun’un 114 deniz mili. (210 km.) güneyindeki Tartus Rus Deniz Üssü ile Lazkiye yakınlarındaki hava Üssü.
    
Mart 2016 başları Amiral Kuznetsov Kuzey Kutup Dairesine yakın Finlandiya ve Norveç hudut çizgisini sıyıran Murmansk Rus deniz üssü ve tersanelerinde kısa süre bakım görecek, silah, cephane ve yedekler tamamlanacak. Sonra Baltık Filosu’nda kısa bir eğitim görerek Akdeniz’e inecek, Suriye’deki Rus Deniz Üssü Tartus Limanında yatan bu gücün Amiral gemisi görevini devralacak ve katil Esat’ın icraatlarına güç gösterisi ile ortak olacak.
  
Gelişmeler 14 Mart 2016’da V.Putin’in: “…Suriye’den askerlerimizi çekiyoruz…” açıklamasına kadar böyle idi. sputniknews.com.ru daki açıklamalar, yazılıp söylenenler şimdilik böyle. Yarın ne olur, nasıl gelişir, bugünden kestirmek mümkün değil.
   
Murmansk’ı araştırdım. Amsterdam – Murmansk, Murmansk – Roterdam ve Hamburg – Murmansk hattında çalışmış denizcilerle sohbet ettim. Bölge tamamen askeri bir yapı oluşturuyor; tersaneler, teknik yapı ve ticaret eski tas eski hamam, işlemler Batı limanlarına göre ağır, hantal. Her şey askere, paraya ve güvensizliğe dayalı tipik köhne bir Rus bürokrasisi ile işletilip, yürütülmeye çalışılıyor; görenler de böyle değerlendirip böyle anlatıyor.
    Nasip değilmiş o bölgeyi görmedim, ama diğer Rus limanlarını bilirim.
   
Yıllar önce Karadeniz’de Novorosisk’te Kutuzov (105) Kruvazörünü görmüştüm. Hizmet dışı olduğu halde muhteşemdi. Ama Amiral Kuznetsov’u (063) görmedim, fakat gücünü biliyorum, şöyle ki:
  
Nikolayev South Tersanesi’nde 1985’te denize indirilmiş, 21 Ocak 1991’de hizmete girmiş. Standart tonajı 43 000, maksimum tam yüklü 58 000 tonluk, 305 metre (1 001 ft.) boyunda, 72 metre (236 ft.) eninde, 4 şaftlı 200 000 HP. (150 Mw.) gücünde,  29 d.mili yapan, 1960 personelli, Sam Füzeleri ile donatılmış, 50’ye yakın uçak taşıyan, bazı uzmanlara göre kruvazör bazılarına göre ise uçak gemisi.
    
Ekim 2004 ve Eylül 2005 tarihlerinde Atlantik’te tatbikat yapan Rus Donanması’nda göz doldurdu, NATO’ya karşı gövde gösterisi yaptı, Moskova’yı gururlandırdı. Şimdi ise şartlar değişmezse güneyimizde Karadeniz çıkışlı, Akdeniz’de Tartus’taki toplama filoya liderlik edecek, amiral gemisi görevini yapacak.

BİZİM GÜNDEMİMİZ TERÖR
“Halk tek partiyi iktidara getirirse, reyini o yönde kullanırsa ülkede istikrar olur, huzur ve güven ortamı oluşur, ekonomide de devamlılık sağlanır…”deniyordu. Gerçekten öyle mi oluyor?
    
Dıştan olduğu kadar içten de tuzaklı, bizim vergilerimizden toplanan maaşı alan, HDP’lilerin açık desteğinde, TSK ve güvenlik güçleri ile sokak sokak çarpışan bir katil sürüsü var. Son beş ayda üçüncü defa,  tam da 13 Mart 2016’da liseli gençlerin, üniversite öğrencilerinin yoğun olduğu YGS dönüşlerinde gene Ankara’nın göbeğinde Kızılay’da katliam yaptı.
   
İktidar ve sözcüleri çok uzun anlatıyorsunuz; süslü, güven verici cümleler kurmaya, bizleri önce teselli etmeye sonra da: “Elimizden geleni yapıyoruz ancak bu kadar becerebiliyoruz, terörü yenemiyoruz” demek istiyorsunuz. Beyler, başaramıyorsanız örnek verdiğiniz Batı Demokrasileri gibi davranın, çekip gidin. İktidar ve nimetleri bu kadar cazip mi, ökse gibi yapıştınız gitmiyorsunuz, bırakmıyorsunuz!
 
 Daha önceki yazılara dayanarak; “Rahmetli Güven Erkaya ile şimdi Ankara’da Barbaros’un koltuğunda oturan R.Bülent Bostanoğlu’nu aynı terazide veya onun kefelerinde tartma, yanlış yaparsın, 1998 Ekim’inde hasta yatağında çağırıp seninle konuşan Güven Amiral çok yönlü üstün ve farklı…” demiş bir okuyucu. Doğru teşhis, şimdilik susuyorum!
 
PARA BİTMİŞ OLABİLİR, EKONOMİ ZORDA
Türkiye yaşadığı alçak saldırıyı anlamaya, dinlemeye, yaralarını sarmaya çalışırken ertesi gün 14 Mart 2016’da önce yabancı, sonra da akşamüzeri bizim haber kanallarımıza 5.5 ay önce 30 Eylül’de başlayan Rus saldırılarının duracağı yönünde haberler sökün etti. Katil Esat’la bir olup yüz binleri, milyonları ülkesinden süren, yaşam korkusu ile çevre ülkelere savrulan Arap mülteci akının duracağı yönünde Moskova’da V.Putin’in yaptığı muğlak, açık olmayan beyanatı yer aldı.
     
“…Suriye de önümüze koyduğumuz görevleri büyük ölçüde yerine getirdik. Bunun için yarından itibaren Suriye deki ana askeri birliklerimizin geri çekilme işlemlerini başlatmanızı emrediyorum…” diyor, bay V.Putin.
    
Rusya dışındaki dış dünyayı Ankara’da tanımış, Türkçesi iyi Putin’in basın danışmanı Dmitriy Peskov: Esat’a bilgi verildiğini, hangi garantiler ile onun yatıştırıldığını, Lazkiye yakınlarındaki Hmeymim Hava Üssü’ndeki S – 400 Hava Sistemi füzelerin çekilip çekilmeyeceği, Murmansk’ta büyük tadilatı devam eden Amiral Kuznetsov’un bu çekilmeden nasıl etkileneceği… gibi cevapsız sorular belki şimdilik askıda kalacak.
   
Ayrıca o Putin geçtiğimiz aylarda Moskova’da bürosunu açarak PYD/ YPG’ye verdiği tam desteğe devam edecek mi? ABD ile İncirlik’ten kalkan uçakların bu şer güçlere yaptığı açık veya kapalı silah ve mühimmat yardımı duracak mı, devam mı? Ortada bir Rus - ABD danışıklı dövüşü var, ama ceremesini çeken biziz.
    
Karar verilmiş, masanın başında Suriye - Türkiye hududundaki Türkmen katliamının elebaşı V. Putin, solunda sıkıntısı yüzüne vurmuş Savunma Bakanı Sergey Şoygu, sağında suskun, önüne bakan, Türk aleyhtarı Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov. Basın müşaviri bu resmi dünyaya servis etti. Onları tarih: “Milyonlarca insanın can korkusu ile kendi ülkelerinden kaçıp sığıntı olarak yaşamasına sebep olan XXI’inci asrın insanlık düşmanları” olarak kaydedecek.
    
Zoraki bir doğum var, netice nereye varacak göreceğiz. Suriye - Türkiye hududunda Rus hava saldırıları ile şehit olup cenazeleri gelen, yüksek trajlı gazetelerin görmezden geldiği babayiğit Türk Milliyetçileri nereye kadar yok sayılacak. Eğer adalet varsa ne zaman gerçekleşecek?
  
BBC Rusça’ya konuşan analist İgor Sutyagin’in teşhisi doğru: “İlk tepkim para bitmiş olabilir, ekonomi zorda, ruble düşüyor”, Diğer Rus analist Plep Pavlozski’ye göre ise : “Rusya bu adımlarını ABD ve Suriye yönetimleri ile anlaşarak attı, atıyor…” diyor.
     
Biz problemin yaşandığı ülke ile hududuz, Kobani Kantonu kucağımızda, üstümüzü kirletmek üzere, ama o masada olanlardan bile haberdar edilmiyoruz. T.C için başarı mı dediniz, o da ne demek?  
google