Amerika Kupası'na Bisikletçi Yelkenciler Geri Geldi
20 Aralık 2024, Cuma 13:28Her biri teknoloji harikası olarak gösterilen AC75’lerin sadece üretim maliyeti 8-10 milyon Euro’yu buluyor. Her takımda geri planda 120-150 kişilik “görünmeyen” ekipler görev alıyor. Son durumda AC75’lerde yelkenci sayısı da azaltıldı. İki dümenci ve iki trimci dışında kalanlar “Cyclor” olarak anılan bisikletçiler. Durmaksızın pedal çevirerek teknedeki hidrolik pompalara güç üretiyorlar.
Önceleri klasik tek gövdeli teknelerle gerçekleşen America’s Cup (Amerika Kupası) daha sonra hıza odaklanınca gerek tekne tiplerinde gerek kurallarda değişiklikler gözlendi.
Kumaş yelkenden “kanat yelken”e geçilmesiyle yarış kadrolarında radikal değişimler yapıldı ve “Sailor”un yanı sıra “Cyclor” adı verilen bisikletçiler ekibe eklendi.
AC75 tipi teknelere geçilmesiyle güverte üzerindeki hareket de minimize edildi. Artık ekip üyelerinin hiçbiri yarış boyunca güvertedeki yuvalarından kesinlikle ayrılmıyor.
Dolayısıyla iki dümenci de teknenin iskele ve sancak tarafında sabit duruyor. Bu her kontrada yer değişikliğini ortadan kaldırıyor.
Önlerindeki “yuva”da trimciler, onların da önünde “Cyclors” yer alıyor. Bu “bacağı güçlü” bisikletçilerin tek görevi “kafalarını kaldırmadan” pedala asılmak ve direk hareketi ile trim sırasında kullanılan hidrolik sisteme güç üretmek…
AMERİKA KUPASI’NIN MALİYETİ
Her dönem Amerika Kupası'nın maliyeti hem merak uyandırdı hem de gündemin en önemli maddelerinden biri oldu.
Teknolojik yeniliklerin boy gösterdiği kupa mücadelesinde artık maliyetler daha da katlanmış durumda... Bugün bir AC75’in sadece üretim maliyetinin 8-10 milyon euroya ulaştığı ifade ediliyor.
Tekne üretiminin yanısıra Amerika Kupası'nda yarışmanın maliyeti de bir hayli yüksek.
Takımlarda 150-200 kişi görev alıyor. Yarış ekibi ve teknik kadro dışında, tasarım, üretim ve onarım bölümleri, veri analistleri, mekatronik ve hidrolik mühendisler bu geniş kadroyu oluşturuyor.
Teknenin özellikle aerodinamik tasarımı ve elektronik sistemlerinde Mercedes-AMG Formula1 takımı ile birlikte çalışan INEOS Britannia kupanın en yüksek bütçeli takımı oldu. Burada harcanan tutarın 100 milyon euroyu geçtiği ifade ediliyor.
Gençler ve Kadınlar'da yarışan Amerika Kupası'nın AC40'larında ise 10 milyon euro ile en yüksek bütçeye sahip takım İsveçli Artemis Racing idi.
Bütçelerin yanında dikkat çeken bir diğer nokta da "zorunluklar"dı...
Bu kupaya özel her takımın foil donanımına sahip “hidrojenli" bir takip teknesi alması, gövde üretimlerinde yüzde 30’a yakın geri dönüştürülmüş karbon kullanılması ve takım merkezlerinde gerek duyulan enerjiyi "sürdürülebilir kaynaklardan" edinmesi zorunlu tutuldu.
GÜNÜMÜZ TEKNELERİ AC75’LER…
2017 yılının kazananı Emirates Team New Zealand (ETNZ) ile diğer takımların ortak kararıyla önümüzdeki üç kupada AC75 kullanılması kararlaştırıldı.
Dünya üzerindeki en hızlı tek gövdeli yarış teknesi AC75'ler yelkenciliğin Formula 1'i olarak kabul ediliyor. Son on yıldır kullanılan foil teknolojisi (su kanadı) ile tekneler 12 knot rüzgarda 50 knot hıza ulaşıyor. Ayrıca Amerika Kupası tutkunlarına klasik maç yarışı keyfini ve heyecanını yaşatıyorlar.
Teknik özellikleri şöyle:
Tam boy: 20.7 metre
Direk yüksekliği: 26.5 metre
Ağırlık: 6.5 ton
Foil Kanatları, direk ve foil hidrolik sistemi tüm teknelerde aynı (one design).
Ana yelken: Güverteye indirilmiş, birbirine köprülerle bağlanmış çift katmanlı (double skin) yelken yumuşak kanat olarak tanımlanıyor..
Flok: Güverteye indirilmiş, tek katmanlı tek yelken.
İlk versiyon AC75’ler 2021 yılında Auckland’da karşılaştılar.
Final maç yarışları Yeni Zelanda (ETNZ) ve İtalya takımı (Luna Rossa Prada Pirelli) arasında gerçekleşti. Kupayı 7-3'lük sonuçla ETNZ bir kez daha evine götürmüş oldu.
2024 yarışların Barcelona'da yapılacağı açıklandıktan sonra takımlar yeni versiyon teknelerini tasarımına odaklandılar. Yarış, parkurdan önce "karada" başladı. 2021'de kazanılan deneyim ve analizler ışığında en iyi foil, gövde, yelken tasarımları Barselona'nın rüzgar ve deniz koşullarına göre yeniden şekillendirildi.
Bu aşamada en önemli değişikliklerden biri foil kanat açıklığının arttırılması ve tekne ağırlığının azaltılması oldu. Böylece tekneler daha kontrollü hale getirilirken havalanma performansı ve hızlarda artış sağlandı. Zira 2021'de teknelerin hafif rüzgarda kolayca havalanamadığı gözlenmişti. O yıl sadece ETNZ "T" şeklinde foil kullanırken 2024'te teknelerinin tümü "T" foile geçmişti...
İlk örneğinde gönder ve codezero kullanılan AC75'lerin yeni versiyonunda bu donanımla birlikte direk tasarımında yapılan değişiklikle backstay kaldırıldı.
2021’de AC takımları 2 adet tekne üretme hakkına sahipken, 2024’te maliyet artışları ve sürdürülebilirlik kapsamında sayı bire düşürüldü. Testlerin LEQ12 ve AC40'larla yapılması kararlaştırıldı. INEOS Britannia, Luna Rossa ve American Magic testlerde LEQ12 (12 metreye eşit veya daha az boyda tekne) kullandılar.
Yeni teknelerin gövde tasarımlarında da farklılıklar gözleniyor. INEOS Britannia daha köşeli ve agresif hatlara sahipken, American Magic için daha minimalist ve yumuşak bir tasarım tercih edilmiş.
Ayrıca, elektronik harikası diyebileceğimiz teknelerde 300 adet sensör bulunuyor. Bu sayede toplanan bilgi, veri analistleri tarafından işlenip tasarım ekiplerine, mühendislere ve takım koçuna sunuluyor.
AC75’lerde tüm ayarlar, yelken trimleri ve kanat hareketleri hidrolik kollarla yapılıyor. Foil ve dümen hareketleri için güç akülerden sağlanırken, yelken trimi ve direk hareketlerinde kullanılan hidrolik sistemi, ekipteki bisikletçi yelkenciler (Cylors) çalıştırıyor. Böylelikle en son 2017 yılında kullanılan bisikletçi yelkencilerin bu yıl önü yeniden açılmış oldu.
Cyclor'lar Amerikan Magic dışında tüm takımlarda bisiklet oturuşunda pedal çevirirlerken, Amerikan Magic'de oturma pozisyonunda ve arkaya dönük pozisyonda çalıştıklarına tanık olduk.
EKİP SAYISI AZALTILDI
2021’de teknelerde takımlar 11 kişi iken bu yıl sayıları 8’e düşürüldü. 2021’de Luna Rossa’nın “iki dümenci” ile yarışmasından sonra tüm takımlar biri iskele, diğeri sancak tarafta çift dümenci kullanmaya başladılar. Son durumda takımlar iki dümenci, iki trimci ve dört Cyclor’dan oluşuyor.
Cyclor'lar yarış boyunca pedal çevirerek güç üretiyorlar ama tamamı bisikletçi değil. Aralarında kürekçiler de var.
Kürekçilerin kesintisiz ve yüksek güçte pedal çevirme performanslarının bisikletçilere oranla daha iyi olduğu belirtiliyor. Bazı kürekçilerin olimpik kariyere sahip olduğu dikkat çekiyor.
Takımlarda genel olarak dümenciler önde yer alırken bazılarında Cyclor'ların önde olduğu dizilim tercih ediliyor.
İki dümencili sistemde rüzgarüstü dümenci bulunduğu kontradaki taktikleri, rüzgarlaltı dümenciden gelen bilgiler ile birleştirip karar alıyor. Dolayısıyla her kontra değişikliğinde "karar verici" de değişiyor.
Trimcilere gelince...
Rüzgarüstü trimci, özellikle ana yelken ve ana yelken arabasına, rüzgarlaltı trimci ise flok yelken ve tekne uçuş dengesine odaklanıyor. Sporcular önlerindeki ekranlarda tekne hızı, dümen ve kanat açıları, rüzgar yönü, gücü ile parkur ve rakiplerin pozisyonunu görebiliyor.
Amerika Kupası'nda her ne kadar en hızlı tekneyi üretmek amaçlanmış olsa da kupayı kazandıran en önemli unsur yelkencilerin yetenekleri. Bütün bu tasarım ve üretim süreçlerinde yelkenciler simülatör başında günlerce çalışarak takım içi iletişimi güçlendirmeyi ve manevralarını mükemmell seviyeye ulaştırmayı hedefliyorlar.
AC75’İN KÜÇÜLTÜLMÜŞ VERSİYORNU: AC40
37. Amerika Kupası’nda en büyük gelişme AC40 tipi tekneler sayesinde gerçekleşti.
Dünya üzerinde en hızlı tek gövdeli eş tekne olan AC40lar, AC75'lerin küçültülmüş versiyonu. Foil donanımlı AC40'lar ulaştıkları 45 knot'lık tekne hızları ile dikkatleri üzerine çekti.
Amerika Kupası'nda yarışan 6 takımın en az bir AC40 almaları zorunlu tutuldu. Bu sayede gençler ve kadınlar için Amerika Kupası yarışlarının önü açılmış oldu.
Tam boyu 11.3 metre, ağırlığı 2 ton olan AC40''ta 4 yelkenci yarışıyor. Yine AC75'lerdeki gibi iki dümenci ve iki yelken trimcisi kokpitlerinden ayrılmadan tekneyi kullanıyor. Foil ve yelken trimlerindeki güçler akülerden sağlanıyor.
37. AMERICA’S CUP’TA YARIŞAN TAKIMLAR
Emirates Team New Zealand (Yeni Zelanda)
1993 yılında kurulan takım ilk kez katıldığı 1995'te, ardından 2000'de Amerika Kupası’nı peş peşe kazandı.
2000 yılının ardından ise final serisinde kaybettikleri kupayı 2017 Bermuda'da geri almayı başardılar. 2021’de Aucklanda'da kupayı bir kez daha kucaklayarak Barcelona’ya “meydan okunan” (defender) unvanı ile geldiler.
Tekneleri "Taihoro"yu Nisan ayında tanıtan takımın CEO'su Grand Dalton, kaptanı 49er Olimpiyat Şampiyonu ve iki kez Amerika Kupası kazananı başarılı yelkenci Peter Burling. Ekipte Moth ile 49er Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu yelkenciler bulunuyor.
ETNZ'nin geçmişi ve Sir Peter Blake'in hayat hikayesi hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak isteyenlere Blakey belgeselini izlemelerini öneririm.
INEOS Britannia (İngiltere)
İngiliz takım 2012’de "Kupayı eve getirme" misyonuyla kuruldu. Ineos’un sahibi Jim Ratcliffe tarafından desteklenen takım 2017 ve 2021 Amerika Kupası serilerinde yarıştı ve 2024 Barcelona’ya ilk “meydan okuyan” takım (Challenger of Records) olarak geldi.
Tekne tasarımında Mercedes - AMG F1 ekibi ile işbirliği yapan takımın kaptanı ve CEO'su Finn sınıfında dört kez Olimpiyat Şampiyonu olan "Sir" unvanlı İngiliz yelkenci Ben Ainslie.
Luna Rossa Prada Pirelli (İtalya)
1997 yılında kurulan takım bu yıl AC'ye 7'nci kez katıldı. 2000 yılında Louis Vuitton Kupası’nı kazanmasına rağmen Amerika Kupası finalinde ETNZ'a yenildi.
2003'ten sonra 2007 yılında Louis Vuitton Kupası’nı kazandı ama Amerika Kupası finallerinde yine ETNZ'a karşı yenik düştü. 2013'de başarılı bir performans sergileyen takım 2017'de kupaya katılmama kararı aldı.
2021’de Amerika Kupası’na “meydan okuyan” takım olarak geri geldi. Prada Kupası’nı kazanmasına rağmen Amerika Kupası mücadelesinde bir kez daha ETNZ'a yenildi. Takımın kurucusu Prada’nın CEO’su Patrizio Bertelli, dümencileri ise deneyimli iki yelkenci Francesco Bruni ve James Spithill.
NYYC American Magic Team USA (ABD)
1851 yılından 1983’e kadar 132 yıl boyunca kupayı elinde tutan New York Yat Kulübü (NYCC), kupayı kaybettikten sonra yarışa katılmama kararı aldı. Ancak American Magic Team USA adıyla 2017’de kurulan takımla yeniden AC'de yerini aldı.
2021’de “meydan okuma” serisinde havalanıp devrildi, ancak hasarını giderip yarışlara devam etmesine rağmen iyi sonuç kaydedemedi. O yıl Dean Barker'a taktisyenlik yapan Terry Hutchinson bu kupada yelken operasyonlarından sorumlu. Takımın dümenciliğini olimpiyat altın madalyalı yelkenciler Tom Slingsby ve Paul Goodison yapıyor.
Alinghi Redbull Racing (İsviçre)
İlk kez katıldığı 2003’te Amerika Kupası’nı kazanan takım bu başarısını 2007’de de sürdürdü.
2010’da "Deed of Gift" yarışına katıldığı Amerika Kupası’nda devasa katamaranı Alinghi 5 ile BMW Oracle takımına 2-0 yenildi. 2024’te Redbull ile yeniden Amerika Kupası sahnesine çıktı.
Emirates Team New Zealand'ın eski teknesini satın alan ve Formula 1 ekibiyle çalışan takım, Nisan ayındaki tanıtımın ardından hızlı bir antrenman süreci geçirdi. Ernesto Bertarelli’nin kurduğu takımın kaptanı Arnaud Psarofagis.
Orient Express Racing Team (Fransa)
37. Amerika Kupası’na en son kayıt yaptıran ve en düşük bütçeli takım, K- Challenge şirketi adına Stephan Kandler ve Bruno Dubois tarafından yönetiliyor.
Accor Groupe'un lüks markası Orient Express ve Loreal'in sponsorluğuna ek olarak Fransa Cumhurbaşkanı Emanuel Macron'un da desteklediği takımın performans sorumlusu özellikle açık deniz yelkenciliğinden tanıdığımız Frank Cammas, kaptanı ise Quentin Delapierre.
Fransız takımı, Emirates Team New Zealand’dan "tasarım paketi" satın alarak ETNZ ile aynı özellikleri taşıyan bir tekneye sahip oldu.
(Devam edecek)
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.