Avrupalılar Umut Burnu?nu dolaşarak Hint okyanusuna girmek istedikleri sırada deniz tarihi de kritik bir dönemi yaşayacaktı.
Kıyıları dolaşarak ilerleyen Avrupalılar, şöhreti çok yaygın olan Ahmed b. Macid?in ismini sıkça duyar olmuşlardı. Vasco Da Gama, Umut Burnu?nu döndükten sonra Malandi?ye vardığında Hint okyanusu?na açılabilmek için güvenilir bir kılavuz kaptana ihtiyaç duymuştu ve bunun arayışındaydı.
1435 yılında Kuzey Umman?da doğan ve denizci bir aile?den gelen Ahmed b. Macid?in ise Vasco Da Gama?nın yola çıktığı bu dönmede adı sıkça anılıyor ve denizcilikteki şöhreti gittikçe yayılıyordu.
Ahmed b. Macid?de o sırada Malandi?de bulunmaktaydı. Portekizliler bir kılavuz kaptan aradıklarını söylediklerinde hep o gösteriliyordu. Zaten Ahmed b. Macid onları denizcilik bilgisi ve deneyimi ile hayli etkilemişti. Kendisine kılavuz kaptanlık teklifi yapıldığında Ahmed b. Macid, Avrupalılarla böyle bir teması ilginç bulmuş ve önerilerini geri çevirmemişti. Zira bu sırada birkaç yıl sonra başlayacak olan Portekiz zulmüne dair hiçbir şey ortada yoktu.
Somali?den Malabari kıyısına gidecek olan en kısa ve tehlikesi en az olan yolu onun bildiği de kesindi. Vasco Da Gama?nın ve gemilerinin Hint Okyanusu?nu geçerek hedefine ulaşmasını sağlayan Ahmed b. Macid?di .
Yalnız kısa yolu değil, akıntıları, kasırga zamanını, yön saptama yollarını da en iyi bilen o idi Vasco Da Gama değildi. Eğer Portekiz gemilerinin yönetimi ve kılavuzluğunu o devralmasaydı belki de denizcilik tarihi çok daha farklı bir hal alacaktı. Ahmed b. Macid Portekizlilerin askeri üstünlük yarışına girdikleri sırada ise öldü.
Vasco Da Gama?dan sonra ise Portekizliler artık sömürgeciliğe yöneleceklerdi. Birkaç yıl içersinde Alfonso De Aluquerque (1507-1511) bu bölgede amiralliğe atandı. Görevinin ilk yıllarından itibaren Umman kıyılarındaki balıkçı teknelerine saldırarak onları yaktı daha sonra bu bölgedeki farklı alanlara yönelerek saldırılarda bulundu ve yağmalamalara başladı. Uğradığı her yerde gereksiz kan döküyor çapulculuk yapıyordu, bu sayede Hindistan?ın stratejik limanlarını, Basra körfezi ticaretini zorla ele geçirmişti. Portekizlilerin Umman ve Basra Körfezindeki zalimlikleri hat safhalara ulaşmıştı. Her ne kadar bunu devamlı olarak sürdüremeseler de kendilerinden sonrakilere kötü örneklik teşkil etmişler ve Portekizlilerden devralınan bu zalimlikler devam ettirilmiştir.
Özellikle Müslümanlara karşı çok acımasız olan Portekizlilerin bu zalimlikleri İspanya?dan geliyordu
Nitekim onlar her ne kadar Yahudileri de öldürmüş olsalar da 1496 yılında onları ülkelerinden kovmuşlardı. Ancak Müslümanlara karşı olan zulümleri kırk yıl daha devam etmiş, engizisyon mahkemeleri kurarak onları öldürmeyi sürdürmüşlerdi.
Umman bölgesinde amiral olarak atanan Alfonso De Aluquerque de Müslüman düşmanlığını burada devam ettiriyordu. Hac mevsiminde Mekke?ye giden hacı adaylarının gemilerini batırıyor veya onlara ağır işkenceler yapıyordu.
Portekiz kralı I.Emmanuel?e yazdığı mektupta Kabe?yi basıp İslam peygamberinin sandukasını çalmayı ve ardından Osmanlı İmparatorluğu?na savaş açmayı öneriyordu.
Ancak bu tasarısı kabul edilmemişti. İkinci bir mektup daha gönderen Aluquerque, Nil Nehri?nin akış yönünü değiştirerek Mısır?ı kurutmayı böylece bu çevreyi ticaret ve kültür merkezi olmaktan çıkararak kendi buldukları yolun kullanılmasını sağlamayı amaçlayan planını anlatıyordu.
Bu tasarısına göre Nil Nehri?nin sularını kanallar açarak Afrika hörgücüne yöneltmeyi istese de bunu gerçekleştirememişti.Ancak yapılan sonraki keşiflerde onun Nil Nehri?nin kaynaklarına yönelik doğru tahminlerinin bulunduğu da anlaşılmıştır.
Portekizlilerin bu bölgelerde hakim olması Osmanlıyı Arapları, Persleri rahatsız ettiği kadar dönemin yeni sömürgecileri olan İngilizleri ve Hollandalıları da rahatsız ediyordu ve onları bu bölgeden çıkarmak üzere çalışmalar yapılmasına yöneltiyordu. Umman?ın önemli kıyılarından olan Maskat?tan, Portekizliler Piri Reis ve Ali Reis?in de büyük çabalarıyla uzaklaştırılmıştı.
Ancak diğer bölgelerde ise durum biraz karışıktı. Zira Avrupalı devletler Portekizlileri çıkarmak için geldiklerini söyleyerek bu bölgelere giriyor ve yavaş yavaş kendi kolonilerini kuruyorlardı. Portekizliler onlar için bir bahane haline gelmişti. Hatta İngilizler, bu bahane ile Çin?e dahi girmişler, Hindistan?ı ele geçirmişler ve burayı bir İngiliz Gölü haline getirmişlerdi.
Bu olaylar Vasco Da Gama?nın sadece kıyıları gezerek Umut Burnu?na kadar gelmesi ile başlamamıştı. Zira o, hiç bilmediği Hint Okyanusu?na açılabilmek için yeterli bilgiye sahip değildi. Ahmed b. Macid?in kılavuzluk yapması ile Vasco Da Gama, Umut Burnu?nu geçebilmişti.
Vasco de Gama'nın kılavuz kaptanı
Vasco Da Gama, Umut Burnu?nu döndükten sonra Hint okyanusu?na açılabilmek için güvenilir bir kılavuz kaptana ihtiyaç duymuştu
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABİLİRSİNİZ
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.