Ergin Aktaş duruşma salonuna cezaevinden SEGBİS’le bağlandı. İddianamedeki suçlamaları kabul etmediğini söyleyen ve deli numarası yapan Ergin Aktaş’ın ifadelerini Bora Kaptan’ın ailesi gözyaşları içinde dinledi.
10 Kasım’da patlak verdi
Daha önce akli dengesinin yerinde olduğu tespit edilen katil Ergin Aktaş deli numarası yaptığı ifadesinde şunları söyledi:
“Zaman zaman rahatsızlanıyordum ve kaptandan ilaç talep ediyordum. Bora Kaptan da bana bu şekilde ilaçlarımı veriyordu. Benimle iyi niyetli olarak ilgilendiğini düşünüyordum. Benim Bora Kaptan’la aramda bir problem yoktu. 10 Kasım’da Atatürk’ü anma töreni yapıldı. Ben bu törenden sonra geminin anons sisteminden, tüm geminin duyacağı şekilde ‘inşallah bir gün Peygamber Efendimiz için de anma yapılır’ şeklinde anons yaptım. Bu olaydan sonra Bora Kaptan benimle konuşarak yaptığımın doğru olmadığını söyledi. Ben de kendisinden özür diledim. Ancak bu konu sebebi ile kendisine kin beslediğim doğru değildir.
Ailemle konuştuğunu biliyordum
Bora Kaptan’ın benimle ilgili olarak ailemle telefon görüşmesi yaptığını biliyordum. Ancak bu konudan ötürü de kendisine kızmadım. Olay tarihinde de ilaç almıştım. Kendimi bir askeri gemide düşünerek, kaptanın da yabancı bir kaptan olduğuna inanarak yemekhaneye gidip ekmek bıçağı aldım. Önce köprü üstüne çıktım. Daha sonra Bora Kaptan’ın kamarasına indim. Kapıyı çaldım. ‘Kim o’ diye seslendi. Ben de ilaç almak istediğimi söyleyip içeri girdim. Daha sonra bıçağı çıkartıp kendisine sapladım. Bağırış olunca da odadan dışarı çıktım. Dışarıda İkinci Kaptan Cenk, ‘Bıçağı var’ diye anons etti. Daha sonra diğer gemi personeli üzerime geldi. Ben onları da düşman askeri olarak görerek bıçak salladım. Daha sonra Yağcı Coşkun yangın tüpüyle beni bayılttı. Daha sonra beni bağladılar. İsteseydim Melike Yılmaz’ı da (Güverte Stajyeri) öldürecek durumdaydım ancak böyle bir şey yapmadım.
‘Ayrılmak istiyorum demiştim’
Olaydan evvel gemi personeline, ‘acil bir durumda gemiye ne kadar zamanda gelebilir’ diye sorduğum doğrudur. Ancak bunu kendi rahatsızlığımla ilgili yardım alabilmek düşüncesiyle sormuştum. Herhangi bir kötü niyetim yoktu. Olaydan önce Kaptan’a ve diğerlerine rahatsız olduğumu, gemiden ayrılmak istediğimi söyledim.”
Gözyaşlarıyla dinlediler
Kaptan Bora Ekşi’nin ailesi Ergin Aktaş’ın ifadesini gözyaşları içinde dinledi. Aile, Ergin Aktaş’ın ceza almamak için deli numarası yaptığını söyledi.
Anormal davranışını görmedim
Saldırıda felç olan Gemici Sedat Kartal ise, o anları şöyle anlattı:
“Ergin’in bıçaklı olduğuna dair anons yapıldı. Olay yerine gittiğimde üstü kan revan içindeydi. Ben sakinleştirmeye çalışırken bıçakla bana saldırdı. Boynuma bıçakla vurdu ve beni ağır şekilde yaraladı. Daha sonra orada bulunan gemi personeline saldırdı. Sanığın olaydan önce akıl hastalığı şüphesi yaratabilecek herhangi bir anormal davranışını görmedim. Olaydan önceki son günlerde de görmedim.” Sedat Kartal bu sırada baygınlık geçirdi.
Bıçağı eline sarmıştı
“Arbede sırasında sanığın yabancı askerlerden bahsettiğini duymadım. Bıçağı da eline sarmıştı. Bıçak düşmesin diye sarılı idi. Hatta vurduktan sonra Sedat ile İhsan neden ölmedi diye sordu. Olay öncesi sanıkla aramda bir problem yoktu. ”
Boğazımı kesmeye çalışıyordu
Mürettebattan İsmail Çeken ise ifadesinde şunları söyledi:
“İçeri girdiğimde Ergin’i gördüm. Birden eline düşmemesi için sardığı bıçakla boynuma hamle yaptı. Ben eğilince bıçak yanağımı kesti ve ağır şekilde yaralandım. Boğazımı kesmeye çalışıyordu. Olay öncesi birlikte geminin bacasını boyamıştık.”
‘Bora Kaptan beni öldürme diyordu’
Geminin 3. kaptanı Keziban Hazer Tecer ise şöyle ifade verdi:
“Bora Kaptan’ın kamarası ile benim kamaram çok yakındı. Sanığın Bora Kaptan’ın kamarasına olay günü geldiğini ve Kaptan ile kamarasının önünde tartıştığını duydum. ‘Bana bunu niye yaptınız. Aileme neden şikâyet ettiniz’ şeklinde şeyler söylüyordu. Bora Kaptan da ‘Sen git uyu. Yarın konuşuruz’ diye yatıştırmaya çalışıyordu. Daha sonra ayrıldığını düşündüm. Kısa süre sonra Bora Kaptan’ın ‘Ergin yapma. Beni öldürme’ diye bağırdığını duydum. Kapıya koştum ve kilitli olduğunu anladım. Diğer gemi personelini arayıp çağırmak için uğraşıyordum. Sonra da sanık kapıyı açtı. Elinde bıçak, üstü başı kan içindeydi. Daha sonra İsmail Çeken’e bıçağı savurdu ve suratından yaraladı. Benim üzerime geldi ve bacağımdan beri yaraladı. Ben kendi kamarama kaçıp kapıyı kilitledim. Daha sonra ‘beni niye engelledin, ben herkesi öldürecektim’ dedi.
“En ağır cezayı alsın”
Bora Ekşi’nin kardeşi Zeynep İrem Mutlu ise “En ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyorum. Hiçbir indirim yapılmasını kabul etmiyorum. Ağabeyim sanığa karşı her zaman iyi niyetle yaklaşırken sanık bunu kötüye kullandı. Keşke gelseydin de gözlerinin içine baksaydım. Cehennem ateşinde yanacaksın. Cehennemin en dibinde yanacaksın” dedi. Bora Ekşi’nin babası Vahdettin Ekşi de sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.
Vazgeçmesi için süre vardı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 10 Kasım 2019’da saygı duruşu esnasında disiplinsiz davranması nedeni ile idari olarak yaptırıma maruz bırakan gemi kaptanı Bora Ekşi’yi muhtemelen o tarihten itibaren öldürmeye karar verdiği, bu kararını gerçekleştirmek üzere plan yaptığı öne sürüldü. Geminin Hint Okyanusunda bulunduğu bölgeye acil müdahale edilmesi gereken bir durumdan yardım gelmeyeceğini, telefonların iletişim kuramayacağını gemi mürettebatından sorup araştırdığı belirtildi.
Planını uygulamaktan vazgeçmesi için yeterince süre bulunmasına rağmen kararından vazgeçmeyerek, maktulün şüphelinin ailesi ile şüpheli hakkında iletişim kurmasını bahane etmek suretiyle tüm gemi mürettebatının istirahat anında 04.20 sıralarında maktulün odasına ilaç alma bahanesiyle girip kapıyı içeriden kilitleyerek önceden geminin yemekhanesinden temin ettiği kesici kısmı tanık beyanına göre 33 cm olan ekmek bıçağını maktulün boyun ve kafa bölgesine ve tüm vücuduna bir çok defa batırmak suretiyle maktulü tasarlayarak öldürdüğü iddia edildi.
“Tasarlayarak kasten öldürme”, “Kasten öldürmeye teşebbüs”, “Tehdit” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 140 yıldan 175 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
‘Ayrılmak istiyorum demiştim’
Olaydan evvel gemi personeline, ‘acil bir durumda gemiye ne kadar zamanda gelebilir’ diye sorduğum doğrudur. Ancak bunu kendi rahatsızlığımla ilgili yardım alabilmek düşüncesiyle sormuştum. Herhangi bir kötü niyetim yoktu. Olaydan önce Kaptan’a ve diğerlerine rahatsız olduğumu, gemiden ayrılmak istediğimi söyledim.”
Gözyaşlarıyla dinlediler
Kaptan Bora Ekşi’nin ailesi Ergin Aktaş’ın ifadesini gözyaşları içinde dinledi. Aile, Ergin Aktaş’ın ceza almamak için deli numarası yaptığını söyledi.
Anormal davranışını görmedim
Saldırıda felç olan Gemici Sedat Kartal ise, o anları şöyle anlattı:
“Ergin’in bıçaklı olduğuna dair anons yapıldı. Olay yerine gittiğimde üstü kan revan içindeydi. Ben sakinleştirmeye çalışırken bıçakla bana saldırdı. Boynuma bıçakla vurdu ve beni ağır şekilde yaraladı. Daha sonra orada bulunan gemi personeline saldırdı. Sanığın olaydan önce akıl hastalığı şüphesi yaratabilecek herhangi bir anormal davranışını görmedim. Olaydan önceki son günlerde de görmedim.” Sedat Kartal bu sırada baygınlık geçirdi.
Bıçağı eline sarmıştı
“Arbede sırasında sanığın yabancı askerlerden bahsettiğini duymadım. Bıçağı da eline sarmıştı. Bıçak düşmesin diye sarılı idi. Hatta vurduktan sonra Sedat ile İhsan neden ölmedi diye sordu. Olay öncesi sanıkla aramda bir problem yoktu. ”
Boğazımı kesmeye çalışıyordu
Mürettebattan İsmail Çeken ise ifadesinde şunları söyledi:
“İçeri girdiğimde Ergin’i gördüm. Birden eline düşmemesi için sardığı bıçakla boynuma hamle yaptı. Ben eğilince bıçak yanağımı kesti ve ağır şekilde yaralandım. Boğazımı kesmeye çalışıyordu. Olay öncesi birlikte geminin bacasını boyamıştık.”
‘Bora Kaptan beni öldürme diyordu’
Geminin 3. kaptanı Keziban Hazer Tecer ise şöyle ifade verdi:
“Bora Kaptan’ın kamarası ile benim kamaram çok yakındı. Sanığın Bora Kaptan’ın kamarasına olay günü geldiğini ve Kaptan ile kamarasının önünde tartıştığını duydum. ‘Bana bunu niye yaptınız. Aileme neden şikâyet ettiniz’ şeklinde şeyler söylüyordu. Bora Kaptan da ‘Sen git uyu. Yarın konuşuruz’ diye yatıştırmaya çalışıyordu. Daha sonra ayrıldığını düşündüm. Kısa süre sonra Bora Kaptan’ın ‘Ergin yapma. Beni öldürme’ diye bağırdığını duydum. Kapıya koştum ve kilitli olduğunu anladım. Diğer gemi personelini arayıp çağırmak için uğraşıyordum. Sonra da sanık kapıyı açtı. Elinde bıçak, üstü başı kan içindeydi. Daha sonra İsmail Çeken’e bıçağı savurdu ve suratından yaraladı. Benim üzerime geldi ve bacağımdan beri yaraladı. Ben kendi kamarama kaçıp kapıyı kilitledim. Daha sonra ‘beni niye engelledin, ben herkesi öldürecektim’ dedi.
“En ağır cezayı alsın”
Bora Ekşi’nin kardeşi Zeynep İrem Mutlu ise “En ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyorum. Hiçbir indirim yapılmasını kabul etmiyorum. Ağabeyim sanığa karşı her zaman iyi niyetle yaklaşırken sanık bunu kötüye kullandı. Keşke gelseydin de gözlerinin içine baksaydım. Cehennem ateşinde yanacaksın. Cehennemin en dibinde yanacaksın” dedi. Bora Ekşi’nin babası Vahdettin Ekşi de sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.
Vazgeçmesi için süre vardı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 10 Kasım 2019’da saygı duruşu esnasında disiplinsiz davranması nedeni ile idari olarak yaptırıma maruz bırakan gemi kaptanı Bora Ekşi’yi muhtemelen o tarihten itibaren öldürmeye karar verdiği, bu kararını gerçekleştirmek üzere plan yaptığı öne sürüldü. Geminin Hint Okyanusunda bulunduğu bölgeye acil müdahale edilmesi gereken bir durumdan yardım gelmeyeceğini, telefonların iletişim kuramayacağını gemi mürettebatından sorup araştırdığı belirtildi.
Planını uygulamaktan vazgeçmesi için yeterince süre bulunmasına rağmen kararından vazgeçmeyerek, maktulün şüphelinin ailesi ile şüpheli hakkında iletişim kurmasını bahane etmek suretiyle tüm gemi mürettebatının istirahat anında 04.20 sıralarında maktulün odasına ilaç alma bahanesiyle girip kapıyı içeriden kilitleyerek önceden geminin yemekhanesinden temin ettiği kesici kısmı tanık beyanına göre 33 cm olan ekmek bıçağını maktulün boyun ve kafa bölgesine ve tüm vücuduna bir çok defa batırmak suretiyle maktulü tasarlayarak öldürdüğü iddia edildi.
“Tasarlayarak kasten öldürme”, “Kasten öldürmeye teşebbüs”, “Tehdit” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 140 yıldan 175 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. (denizcilikdergisi)
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.