Mısır kıyısında terk edilmiş olan gemide yalnız başına geçirmek zorunda kaldığı 4 yılın ardından, evine, Suriye'ye dönüyor. Peki nasıl hissediyor?
Kahire Havalimanı'nda bindiği uçaktan attığı mesaj kısa ve öz: "Rahatlamış, mutlu"
Ve ardından sesli mesaj geliyor: "Nasıl mı hissediyorum? Sonunda hapishaneden çıkmış gibi. Sonunda aileme kavuşuyorum, onları yeniden göreceğim."
Bu Muhammed'i fiziksel ve psikolojik olarak çöküşün eşiğine getiren çetin sınavın sonu. Yaklaşık 4 yıldır elektriksiz, hijyenden uzak ve 'şirketsiz' yaşamaya mahkum bırakılmıştı.
Muhammed'in çilesi Mısırlı yetkililerin, 2017 yılının Temmuz ayında MV Aman gemisine Mısır'ın Adabiya limanında el koymasıyla başladı.
Kargo gemisinin, güvenlik ekipmanlarının kullanım süresinin dolmuş ve bazı evrakları eksikti.
Bunlar aslında çözülmesi çok da zor olmayan sorunlardı ancak geminin Lübnanlı üstlenici firması yakıt parasını ödeyemedi, Bahreynli sahipleri de maddi sıkıntı içindeydi.
Geminin Mısırlı kaptanı karaya çıkınca, mahkeme 2. kaptan Muhammed'i MV Aman'ın yasal vasisi olarak atadı.
Suriye'nin liman kenti Tartus'ta doğmuş olan Muhammed, mahkeme kararının ne anlama geldiğinin kendisine açıklanmadığını ve başına gelenleri birkaç ay sonra mürettebat gemiyi terk etmeye başladığında anladığını söylüyor.
Hayat gemide mahsur kaldığı 4 yıl boyunca Muhammed'i, o yanından gelip geçen gemileri izlerken, pas geçti.
Hatta kendisi gibi denizci olan kardeşi de birkaç kez o bölgenin yakınından geçti, ancak sadece telefonla konuşabildiler. Gemileri birbirlerine çok uzaktı.
2018'in Ağustos ayında, bir öğretmen olan annesinin hayatını kaybettiğini öğrendi. Muhammed, çok iyi olan İngilizcesini de annesine borçluydu. Bu haber, Muhammed'in yıkıldığı an oldu.
"O an gerçekten intihar etmeyi düşündüm" dedi.
Muhammed yakıtı ve elektriği olmayan bir gemide yalnız başınaydı. Hukuken gemiden ayrılması yasaktı ve bunun için maaş da almıyordu.
Morali gittikçe bozulan Muhammed, geceleri geminin "bir mezara" benzediğini söylüyordu.
"Hiçbir şey göremiyorsunuz. Hiçbir şey duyamıyorsunuz. Tabutta gibisiniz."
2020'nin Mart ayında bir fırtına MV Aman'ı demirlediği yerden yaklaşık 8 km sürükledi. Gemi, kıyıya birkaç yüz metre kala karaya oturdu.
Bu korkutucu bir olaydı ama Muhammed bunun "Tanrı'nın bir lütfu" olduğunu düşünüyor çünkü artık kıyıya yüzebiliyor, yiyecek alıp telefonunu şarj edebiliyordu.
Hayret verici olsa da Muhammed'in yaşadıkları emsalsiz değil. Terk edilen gemilerin sayısı yükselişte.
Uluslararası Çalışma Örgütü'ne göre, dünya genelinde yaklaşık 250 gemi ve mürettebatı terk edilerek kendi başlarının çaresine bakmaya mecbur bırakıldı.
Örgüt, 2020'de terk edilen gemi sayısının 85 olduğunu söylüyor. Bu, 2019'daki sayının iki katı.
Öte yandan İran'ın Asaluyeh limanında terk edilmiş yük gemisi Ula'nın çoğu Hint 19 mürettebatı açlık grevine girdi. Temiz Temmuz 2019'da terk edilmişti.
Bir mürettebat gemideki durumun çok ciddi olduğunu, depresyonda olduklarını ve ailelerinin de parasızlık çektiklerini söylüyor.
Mission to Seafarers'ın Orta Doğu ve Güney Asya direktörü Andy Bowerman "Bu vakayla ilgileniyoruz. Geminin ipoteği büyük, ama şirketin borçları bunun çok ötesinde. Bu yüzden bazen mürettebata 'demir atın ve gemiyi terk edin' demek şirketler için daha kolay oluyor" diyor.
MV Aman'ın sahibi Tylos Gmei ve Denizcilik Hizmetleri BBC'ye Muhammed'e yardım etmeye çalıştıklarını ancak ellerinin bağlı olduğunu açıklamıştı. Şirketten bir yetkili "Hakimi yasal vasiliği kaldırması için zorlayamamam. Ve bu dünya üzerinde Muhammed'in yerini almaya gönüllü bir kişi bile bulamam" demişti.
Şirkeet Muhammed'in en başında mahkeme kağıtlarını imzalamaması gerektiğini söylemişti.
Muhammed'in yardım istemek için kaydettiği video, hem sosyal medyada ses getirdi, hem de Uluslararası Taşımacılık İşçileri Federasyonu'nu, Muhammed'in serbest bırakılması için daha büyük bir kampanya yapmaya itti.
Federasyondan Muhammed Arrachedi geçen Aralık ayında Muhammed'in dosyasıyla ilgilenmeye başladı.
Arrachedi "Bu, gemicilik sektöründeki herkesin durup düşünmesi gereken bir dosya. Muhammed'in başına gelenler, gemicilere yapılan sömürüyü tartışmaya açmalı" dedi.
Federasyonun çabaları sonuç verdi ve Muhammed artık özgürlüğüne kavuştu.
Yaşadıkları nedeniyle onun bir daha deniz görmeyi bile istemeyeceğini düşünebilirsiniz.
Ama Muhammed mesleğinde kararlı. İşinde iyi olduğunu ve bıraktığı yerden devam edip kaptan olmak istediğini söylüyor.
Tabii ki ailesiyle hasret giderdikten sonra.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.