İlk kadın Amiralimiz Gökçen Fırat

Yüksek Askeri Şura'nın (YAŞ) ardından Türk Silahlı Kuvvetlerinde ilk defa kadın general ataması yapıldı. Türk Silahlı Kuvvetlerinde ilk defa kadın general ataması gerçekleştirildi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığında Kurmay Albay Gökçen Fırat YAŞ kararları çerçevesinde amiralliğe terfi etti.

Amiral Gökçen Fırat 2004 yılında sabah Gazetesine bir röpotaj vermşti. İşte O röportajdan Amiral Gökçen Fırat'ı tanıyalım

Üsteğmen Gökçen Fırat henüz 27 yaşında. Küçüklüğünden beri yapmayı düşlediği işi yapıyor. Yeni hedefi Deniz Harp Akademisi'ne giren ilk kadın subay olmak....

27 yaşında hem donanmaya bir ilk yaşattı hem de kendi adına bir ilki başardı. Tuzla Deniz Harp Okulu'nda görev yapıyor. 28 metrelik gemisinde iki astsubay ve yedi ere komuta ediyor. Ama onunla konuşmak öyle kolay olmuyor! Genelkurmay Başkanlığı'na yaptığımız yazılı başvurunun ardından 'Röportaj talebiniz uygun bulunmuştur' kaşeli bir yazı bekledik önce. Sonra soracağımız sorular istendi. Ve iki aylık bir bekleme süresinin sonunda Tuzla Deniz Harp Okulu'na adım atabildik. Üniformasının içinde sert bir komutan beklerken, yüzü gülen, cıvıl cıvıl bir kadın geçiyor karşıma. Daha çok bir kız çocuğu gibi. Masmavi gözleri var; gururlu ve kendinden emin bakıyor. Peki bir kadın neden asker olmak ister? Öğreniyorum ki her şeyin sebebi üniforma aşkı. Üsteğmen Gökçen Fırat, küçüklüğünden beri askeri doktor olmak istemiş, bunu da GATA'da yapmayı planlamış. "Bir tek bayan öğrenci alan okul GATA'ydı. Üniversite sınavına girdim. Sonra bir gün Deniz Harp Okulu'nun tanıtım broşürleri geldi. Mülakat sınavına girdim, kazandım. Çapa Tıp Fakültesi'ni de kazanmıştım ama burayı tercih ettim" diyor.

Subay olmanın Türkiye'de çok saygın bir yeri var, çok güzel bir meslek. Kadınlar için de çok yeni bir şey. Türk Silahlı Kuvvetleri Türkiye'de çok saygın bir kurum. Onun bir parçası olmak istedim. Küçüklüğümde 30 Ağustos törenlerini hiç kaçırmazdım, bana hep çok çekici gelirdi. GATA'daki bayan öğrencileri okurdum gazetelerden. Doktorluğu bile geri plana atacak kadar seviyordum bu işi. Evet. Kara harp, hava harp okullarının da broşürleri gelmişti ama Deniz Harp Okulu'nun sınavına girdim sadece. Denizci olmak daha özgün ve daha zevkli. Çünkü denizle içiçesiniz, devamlı seyirler var.

Ben 98'de mezun oldum. 5 yıl Yavuz fırkateyninde çalıştım. O gemi 200 kişilikti ve yaklaşık 110 metreydi. Bu gemi 28 metre. Oradan tayinle buraya geldim. Burada bir-iki sene kaldıktan sonra başka bir gemiye ya da kara birliğine çıkabilirdim. Her subayın mesleki patentine göre değişiyor bu; ben komutan oldum.

 ilk kadın subaylar 96'da mezun oldu. Zaten bir subayın komutan olabilmesi için 5-6 sene normal bir periyod. 96'dan bu zamana kadar mezun olan erkek subayların hepsi komutan oldu diye de bir şey yok. Bayan subayların daha yeni yeni donanmaya katılmasından kaynaklanıyor yani.

Deniz Harp Akademisi'ne giren ilk kadın subay olmak istiyorum. Bu sınava girmek için belli rütbede olmak gerekiyor. O rütbeye de kadınlar ilk kez geçen sene ulaştı ama kazanan olmadı. Şimdi benim sıram.

2004 'de böyle demişti, şimdi Türkiye'nin ilk kadın Amirali