Gazzeye silah taşıyan kaptan Hakan Çay mı?

İsrail'deki Türkiyeliler Birliği Basın Sözcüsü ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Kasımpaşa'dan sınıf arkadaşı Rafael Sadi, Tel Aviv'den yazdığı, Gazze?ye silah taşıyan o geminin kaptanı bakın kim çıktı başlıklı bir haberde bakın neler anlatıyor İşte o haberin tamamı


İsrail; ?İran tarafından Gazze Şeridi?nde bulunan Filistinli militanlara yollanan gelişmiş silahları taşıdığı? iddiasıyla bir gemiye ve içinde yer alan roketlere el koydu.

İran'dan Sudan'a ve oradan da kara yolu ile Gazze?ye gönderilmesi planlanan öldürücü silahları getiren geminin kaptanı kimdi?

Benim açımdan konu oldukça rahatsız ediciydi. Çünkü İsrail basınında kaptanın ve bazı mürettebatın Türk olduğundan başka bir ifade mevcut değildi. Kaptanın veya mürettebatın isimleri ne yazık ki yayınlanmamıştı.

Gerek İsrail Dış İşleri Bakanlığı gerekse İsrail Savunma Kuvvetleri Basın Sözcülüğü yetkilileri hatta İsrail Başbakanlığı yetkilileri ile yaptığım görüşmelerde kaptanın kim olduğu ve mürettebatın isimleri konusunda adeta duvara çarpmış ve tek bir isim alamamıştım.

Yediyot Ahronot gazetesinde yayınlanan bir manifestoda (Gemi yük listesi) bir isim dikkatimi çekti. Sanırım gazete editörü bile bu isme dikkat etmemişti.

Manifesto'da ?master name?in yanında yanlış yazılmış ve tipp- ex (tipeks) ile silinerek mavi tükenmez kalem ile yazılmış bir isim kaptan ismini ifade ediyordu.

Bu bana yetmezdi. Oturdum Google'ın başına ve Hakan Çay yazdım. İşte ikinci onay Hakan Çay'ın gösterişli motosikleti üzerinde çekilmiş resmi ile birlikte, hem de yanılmama imkân bırakmayacak bir ibare ile karşımdaydı.

Evvelce KLOS C gemisinin sahibi pozisyonunda ve Marshall Adaları?nda kayıtlı bir şirket olan WHITESEA SHIPPING LTD'de ?Master? olarak belirtiliyordu.

Hakan Çay'a ulaşmam lazımdı ancak geminin bağlı olduğu şirket Marshall Adaları?ndaydı ve sadece bir posta kutusu adresi vardı.

Hakan Çay adına bir de bir haber sitesinin 06 Ekim 2010 tarihli yayınının altındaki yorumlarda rastladım.

İlginçtir ki söz konusu haberde adı geçen geminin adı ?Defne? gemisiydi. Bu haber 31 Mayıs 2010 günü Gazze'ye yol alırken el konulan ve Aşdod Limanı?na getirilen Defne Gemisi ile ilgiliydi. Habere göre Defne Gemisi, Çanakkale Boğazı?nda arızalanmış ve Hakan Çay'da haberin altına yorum yazmış:

Hakan Çay'ın yorumu yazdığı tarih ise 07 Ekim 2010 yani arızanın tarihinden sadece bir gün sonra ve sanki kendisi gemideymiş ve olayın içindeymiş gibi bir intiba uyandırıyor. Tabii ki bu bir kanıt değil. Bu bana ?Hakan Çay acaba Defne Gemisi?nin de kaptanı mıydı??diye düşündürmedi değil. Cevabım ve soracak kimse yoktu. Aslında sordum ama kimseden cevap da alamadım.

Bu kez yukarıdaki yorumlardan edindiğim Hakan Çay?ın mail adresine bir mail yazdım ve kendisi ile tanışmak istediğimi, beni ararsa veya telefonunu verirse bir röportaj yapmak istediğimi de belirttim. Umarım arar ve daha ilginç sorularında cevaplarını kendisinden dinleyebiliriz.

Şimdilik Hakan Çay hakkında bildiklerimiz bu kadar, eminim yetkililer ve İsrail istihbarat servisleri benden fazlasını biliyorlardır.

En son yayınlanan haberlerde İsrail istihbaratının kaptan ve mürettebatın bu olayın dışında olduklarına ve kandırıldıklarına inandıkları yazıldı.

Kim bilir belki de ?Mavi Marmara ile bozulan ilişkiler tam düzelme arifesindeyken Klos C Gemisi nedeniyle yeniden alevlendirmek istenmemiş de olabilir mi acaba?? diye de düşünmeden edemiyorum.

Hakan Çay bana cevap verirse bu soruları kendisine yöneltmekten ve cevaplarını da aynen sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyacağım?

Rafael Sadi