Portekiz bandıralı bir konteyner gemisi olan Solong'un o sırada demirli olan petrol tankeri Stena Immaculate ile çarpışması, Doğu Yorkshire kıyılarında Kuzey Denizi'nde bir patlamaya yol açtı. 10 Mart'ta meydana gelen olay, bir mürettebat üyesinin ölümüne yol açtı ve havacılık ve deniz yakıtı sızıntılarından şüphelenilmesi nedeniyle çevre için önemli bir risk oluşturuyor.
Doğu Yorkshire kıyılarından 21 kilometre açıkta demirli olan Stena Immaculate, Amerika Birleşik Devletleri Hava Kuvvetleri için kiralanmış 220.000 varil havacılık yakıtı taşıyordu. Yaklaşık 18 knot hızla seyreden Solong, sabah 9:48 UTC'de demirli Stena Immaculate'e çarptı ve bu da gövdesinde önemli bir delik, yırtılmış bir kargo tankı ve jet yakıtının denize sızmasıyla birlikte yangın çıkmasına neden oldu.
Stena Immaculate'deki yangın ertesi gün söndürüldü; ancak Solong'daki yangın çarpışmadan bir gün sonra bile devam etti.
Kargo gemisi Solong'dan 13 mürettebat üyesi ve Stena Immaculate'den 23 mürettebat üyesi tahliye edildi. Solong'dan kayıp olan mürettebat üyesinin, 10 Mart'ta arama ve kurtarma çalışmaları durdurulduktan sonra öldüğü varsayıldı.
Çevre grupları, Stena Immaculate'den jet yakıtı sızıntısı nedeniyle deniz canlıları için feci sonuçlar doğurabileceği konusunda uyarmaya devam ediyor. Ancak yetkililer, sızıntının etkisinin sınırlı kalacağını garanti etti. Sahil Güvenlik, kaza sahasının ve her iki geminin etrafına 1 km'lik bir yasak bölge koydu.
Lloyd's List raporunun Solong'un son derece tehlikeli ve zehirli sodyum siyanür taşıdığını ortaya koymasıyla bir panik anı yaşandı . Ancak gemi sahibi Ernst Russ, siyanür taşıyan konteynerlerin çarpışmadan önce boşaltıldığını açıkladığında bu korkular yatıştı. Ayrıca sodyum siyanür içeren dört konteynerin aktif olarak izlendiğine dair güvence verdiler.
Kazaya rağmen, yangının söndürülmesinin ardından her iki geminin de su üstünde kalması bekleniyor. Sahil güvenlik teşkilatları, Solong'un kıyıdan çekilmesinin beklendiğini ve ardından gemide kurtarma operasyonlarının başlatılabileceğini belirtti.
Solong gemisinin kaptanının, ağır ihmal ve adam öldürme suçlamalarıyla tutuklanan 59 yaşındaki bir Rus uyruklu olduğu belirlendi.
Solong'daki birden fazla güvenlik sisteminin aynı anda arızalanması ve kazaya neden olmasıyla ilgili olarak olayla ilgili sorular gündeme geldi. Raporlar, kazanın arkasında kötü niyet olduğuna dair bir belirti olmadığını gösteriyor; ancak, kötü niyet ihtimali de göz ardı edilmiyor. Olay anındaki zayıf görüş mesafesinin de bir rol oynadığı iddia ediliyor.
Olayla ilgili olarak birden fazla otorite tarafından soruşturma başlatıldı. İngiliz Deniz Kazası Soruşturma Birimi ön delilleri toplayacakken, gemilerin kayıtlı olduğu eyaletler olan ABD ve Portekiz otoriteleri kazayı daha kapsamlı bir şekilde soruşturma yükümlülüğünü taşıyor.
Kazanın niteliği ve meydana gelen hasara bağlı olarak farklı taraflardan birden fazla sigorta talebinin yapılması beklenir.
Gemilerin gövdeleri, makineleri ve ekipmanları dahil olmak üzere hasarlarını karşılayan Hull and Machinery (H&M) Insurance'ın önemli olması bekleniyor ancak yine de sorumluluk ve çevre temizliklerinden kaynaklanan taleplerden daha az. Her iki geminin toplam sigorta değerinin, olası kurtarma maliyetleri dahil olmak üzere 50 milyon ila 100 milyon dolar arasında olduğu tahmin ediliyor. Çarpışmaya karışan her iki geminin de olaydan sonra tam hasarlı olarak işaretlenmesi bekleniyor (onarım maliyeti geminin kendi maliyetini aşıyor).
Koruma ve Tazminat (P&I) Sigortasının, gelecekteki sigorta taleplerinin en büyük bileşeni olması bekleniyor. Bunlara çevresel hasarlar, kirlilik temizliği ve mürettebat üyelerinin yaralanması veya ölümü gibi üçüncü taraf sorumlulukları dahildir. Sızan jet yakıtı ve olası yasal sorumluluklar nedeniyle çevre temizliğinin yüksek maliyetinin sigorta taleplerine en büyük finansal katkıyı sağlaması bekleniyor.
Son olarak, taşınan kargonun kaybını karşılayan Deniz Kargo Sigortası da taleplerin önemli bir bileşeni olacak. Kazada tamamen kaybolduğu tahmin edilen jet yakıtının, kargonun sahibi tarafından sigortalanması bekleniyor.
Ancak, ABD ve Portekiz hükümetlerinin olayla ilgili soruşturmalarının henüz tamamlanmadığını belirtmek önemlidir. Kötü niyetli aktörler veya sabotaj kanıtlanırsa, sigorta işlemlerini önemli ölçüde karmaşıklaştırabilir ve sigorta kapsamının reddedilmesi de bir olasılık haline gelebilir.
Tüm bu etkenler göz önüne alındığında beklenen toplam zararın 100 milyon dolardan 300 milyon dolara kadar değiştiği tahmin ediliyor.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.