"YÜK GEMİSİ YOL VERMEYİNCE KAZA OLDU"
Tutuksuz sanık Ankara Feribotu'nun kaptanı Ahmet Atilla Günsur savunmasında, "Sağımızda seyreden yük gemisi bize yol vermesi gerektiği halde vermeyip önümüzden geçmesi sonucu benim kullandığım gemi, diğer gemiye çarpmış ve diğer gemi de yan yatıp, su alarak sonunda batmıştır. Ben gemi batınca hızlı kurtarma botunu devreye soktum. Geminin kaptanı ve ikinci kaptanını kurtardık. Ancak malesef gemideki diğer kişileri kurtaramadık. Bu olayda benim kaptan olarak herhangi bir kusurum söz konusu değildir. Yol ve geçiş üstünlüğü bendeydi. Diğer geminin benim gemime yol vermemesi sonucu kaza meydana gelmiştir. Suçsuzum beraatimi talep ediyorum. Ben 40 senelik görev hayatım süresince 10 binlerce personel ve yolcu taşıdım. Kimseye böyle bir acı yaşatmadım. Her ne kadar vicdanen ve mesleki olarak kendimi kusursuz görsem de suça konu olay nedeniyle duyduğum acıyı yaşayacağımı ifade etmek isterim" diye konuştu.
"KUSUR TAMAMEN ANKARA FERİBOTUNUN KAPTANINDA"
Kazada batan Reina-1 yük gemisinin birinci kaptanı tutuksuz sanık Ahmet Bal da savunmasında, gemiyi saat 01.00 sıralarında dinlenmek üzere 3. kaptana teslim ettiğini ifade ederek, "3. kaptanım beni heyecanla arayarak ve diğer gemiden bahsederek 'Üzerime doğru geliyor' dedi. Ben ayakkabımı bile giymeden köprü üsütüne çıkmak için hareket ettim. Köprü üstüne varmadan çarpışma gerçekleşti. Köprü üstüne çıktığımda vardiyada 3. kaptan İlyas Güney ile usta gemici Murat Saltan vardı. 3. kaptanın bana anlattığına göre, diğer sanığın kullandığı gemiyle bağlantı kurmuş ve ne şekilde hareket edeceklerini bildirmişler. Ancak diğer gemidekiler önceden söylediklerine uygun hareket etmedikleri için çarpışma gerçekleşmiştir. Benim kanaatime göre kaza, kusur tamamen Ankara feribotunun kaptan ve görevlilerinde bulunmaktadır. Suçsuzum, beraatimi talep ediyorum" ifadelerini kullandı.
"ÖLÜMLER KURTARMA GECİKİNCE GERÇEKLEŞTİ" İDDİASI
Kaza sırasında hayatını kaybeden 8 mürettebatın yakınları davaya müşteki sıfatıyla katıldılar. Kazayı görmediklerini söyleyen müştekiler sanıkların en ağır şekilde cezalandırılması istedi. Müşteki ifadelerinin ardından söz alan batan geminin kaptanı Ahmet Bal, Ankara gemisinin kazadan sonra geri çekildiğini, 35-40 dakika gecikmeli olarak denize kurtarma botu saldığını, ölüm ve kayıpların da bu gecikme nedeniyle meydana geldiğini savundu. Duruşma gelmeyen müştekilerin ifadelerinin alınması için ertelendi.
15 YILA KADAR HAPİSLERİ İSTENİYOR
Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianamede, şüpheli Ahmet Atilla Günsur'un 1. kaptanlığını yaptığı M/F Ankara feribotunun İtalya'ya gitmekte olduğu, Ahmet Bal'ın 1. kaptanlığını yaptığı alüminyum yüklü Reina-1 isimli geminin ise Sırbistan'ın Bar limanına gitmekte olduğu, her iki geminin 20 Ekim 2011 tarihinde Arnavutluk'un Durres Limanı'nın 20 deniz mili açığında çarpıştıkları belirtildi.
Kazada, Ankara feribotunun çarptığı Reina- 1'in 4 dakika içinde sulara gömüldüğü 10 kişilik mürettebatından sadece 1. Kaptan Ahmet Bal ve 2. Kaptan Ahmet Soytürk kurtulurken Beytullah Yılmaz, Recep Bulut, Ahmet Güneş, Tuncay Bayraktar, İlyas Terzi, Murat Saltun, Tahir Bütün ve İlyas Güney isimli personelin boğularak hayatını kaybettiği belirtildi.
Bilirkişi raporunda ise, her iki geminin de Uluslar arası Denizde Çatışmayı Önleme Tüzüğü (COLREG) gereğince yapması gereken manevraları yapmadığı, bu nedenle her iki geminin kaptanının da tali kusurlu olduğu ifade edildi. İddianamede, feribotun kaptanı Ahmet Atilla Günsur ve batan yük gemisi Reina-1'in kaptanı Ahmet Bal hakkında "taksirle ölüm ve yaralanmalara sebep olmak" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.