Raporu hazırlayanlar Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF), Dünya Vahşi Yaşam Fonu, Londra Zooloji Topluluğu, Küresel Vahşi Yaşamı Koruma Fonu ve Doğa Koruma Fonu gibi kuruluşlar da bulunuyor.
Raporda 80 tatlı su balığı türünün yok olduğu kaydedilirken, sadece geçen yıl 16 türün ortadan kaybolduğu vurgulandı.
Son 50 yılda göçmen balık nüfusunun dörtte üç oranında azaldığı da belirtildi.
Aynı dönemde "mega balıklar" diye bilinen daha büyük türlerin nüfusu ise yüzde 94 düştü.
Milyonlarca kişi olta balıkçılığı ve evcil hayvan ticareti yoluyla tatlı su balıklarına gıda ve geçim kaynağı olarak bağımlı.
Ancak balık sayısı; kirlenme, sürdürülebilir olmayan balıkçılık ve baraj inşası gibi birçok nedenle azaldı.
Doğa Koruma Fonu'dan Carmen Revenga, tatlı su balıklarının, sadece nehirler, göller ve bataklıkların ekolojisi için değil, gıda ve gelir kaynağı olarak bu türlere bağımlı milyonlarca kişi için gerekli önemli, çeşitlilik arz eden ve müstesna canlılar olduklarını vurguladı.
Revenga, "Tatlı su türlerini korumak için doğa temelli çözümleri uygulamak adına, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve topluluklar olarak, kollektif siyasi irade ve etkin işbirliğine ulaşmamız her zamankinden daha acil" dedi.
Tatlı Su Yaşam Alanları Vakfı'ndan Dr. Jeremy Biggis de tatlı su biyolojik çeşitliliğini korumak için hem büyük hem de küçük tatlı su alanlarının değerledirilmesi ve koruma altına alınması gerektiğini kaydetti.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.