Zaferin Tanığı Emin Ellerde
Kültür / Tarih / BelgeselÇanakkale Deniz Savaşları sırasında, Kraliyet Donanması ön dretnotu HMS Goliath'ı batıran Muavenet-i Milliye torpidobotunun kaptan dürbünü, o müthiş gecenin tanığı olarak 107 yıldır zamana direniyor.
Çanakkale Deniz Savaşları sırasında, Kraliyet Donanması ön dretnotu HMS Goliath'ı batıran Muavenet-i Milliye torpidobotunun kaptan dürbünü, o müthiş gecenin tanığı olarak 107 yıldır zamana direniyor.
Fransız birliklerine destek amacı ile HMS Cornwallis ile Morto Koyu'nda demirleyen HMS Goliath'ı 3 isabetli torpidoyla 13 Mayıs 1915'te Çanakkale Boğazı'nın karanlık sularına gömen Muavenet-i Milliye'nin kaptan dürbünü Çanakkale Muharebeleri Harp Malzemeleri ve Belgeleri Koleksiyoneri Seyit Ahmet Sılay tarafından koruma altına alındı.
Sılay, HİBYA'ya yaptığı açıklamada, dürbünün İzmirli bir koleksiyonerde olduğunu ve bir süre önce kendisinin satın aldığını söyledi.
Dürbünün üzerinde ''Muavenet-i Milliye'' yazısı ve çapa arması bulunduğunu aktaran Sılay, ''Goliath'ı batarken en son gören kaptandır. Muavenet-i Milliye'nin kaptanıdır ve olayları bu dürbünle görmüştür.'' dedi.
Sılay, 107 yıl önce dürbünün var olduğuna işaret ederek, ''Ondan 5 sene önce mi üretildi, 10 sene önce mi üretildi? onu bilemem. O da Muavenet-i Milliye'nin Osmanlı ordusuna girişidir zaten. O zaman üretilmiştir. Ha kaybolmuştur, bir sene sonra tekrar yapmışlardır, ama onu zannetmiyorum. Kaptan dürbünleri nerede kaybolacak?'' dedi.
Dürbünün, koleksiyonunda değer olarak ilk 10'a giren objelerden bir tanesi olduğunu aktaran Sılay, şöyle konuştu:
''27 senedir Çanakkale harp malzemeleri ve belgeleri topluyorum. Bir ayağım sürekli Çanakkale'dedir. Bunların büyük bir çoğunluğunu müzayedelerden satın alıyorum. Köylülerden gelen hediyeler vardı, ama artık alan başkanlığı kurulduğu için bunu belirtmek lazım ki insanlar gidip de oradan köylerden bir şeyler topluyacaklarını sanmasınlar. Alan başkanlığı kuruluna kadar o bölgeden, köylerden çıkan bu tip harp malzemelerini satın alıyordum.''
Sılay, koleksiyonunun ilk olarak Topkapı Sarayı Müzesi'nde kayıt altında olduğunu, envanter denetimini bu müzenin yaptığını ifade ederek, ''Koleksiyonerliğin genel tanımı da şu, korunması gerekli taşınır kültür varlıkları olarak geçiyor. Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı bir müze benim denetimimi yapmak zorunda. Önceden Topkapı Sarayı yapıyordu. Topkapı Sarayı birkaç sene önce Milli Saraylara bağlanınca bakanlıktan çıktı. Şimdi Ayasofya Müzesi denetimimi yapıyor.'' dedi.
En büyük hayalim...
Türkiye'nin alanında en büyük koleksiyonuna sahip olduğuna işaret eden Sılay, amaçları hakkında şu bilgileri verdi:
''Sadece Çanakkale Savaşı koleksiyoneri değilim. 15 senedir de Kurtuluş Savaşı objelerini topluyorum. En büyük hayalim, Ankara'da Cumhuriyetin 100. yılında Çanakkale ve Milli Mücadele Müzesi kurmak. Bunun da sebebi ne? Türkiye yıllardır kutuplaştı. Bir kısım diyor ki bizim tarihimiz Osmanlıyla bitti, bir kısımda diyor ki bizim tarihimiz Cumhuriyetle başladı. Ben de diyorum ki böyle bir müze kurarak, arada 3 sene var, aynı silahlar aynı komutanlar, aynı vatan...Ayrı bir devlet değiliz. Biz binlerce yıldır devam eden on bin yıllık kadim bir devletiz. Bunun devamıdır Türkiye Cumhuriyeti. İşte bu ayrışmayı da ortadan kaldıracak müze, bu müze olmalı. Cumhuriyetin 100. yılına denk gelen bir müze olursa tabiki muhteşem olur.''
Sılay, müzeyi Ankara'da kurmak istemesinin nedenini şöyle açıkladı:
''Şimdi, Orta Anadolu'dan daha doğuya doğru kuzeye gittiğiniz zaman Çanakkale'ye özellikle öğrencilerin gelme şansı yok. Bir de Cumhuriyetin 100. yılında böyle bir müze başkentimize yakışır.''
İlginizi Çekebilir