'Limanlarımızın Sürdürülebilirliği Türkiye için Hayati'
Odalar /Eğitim / DerneklerTÜRKLİM Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Genç, Türkiye'nin, sağlık ürünleri ve gıdanın da aralarında bulunduğu tüm temel gereksinimlerine ve üretim girdilerine erişimi bakımından limancılık faaliyetlerinin kritik bir işlevi olduğuna dikkat çekti.
COVID-19 küresel salgını ile ilgili olarak limanların sürdürülebilirliği yönünde çalışmalar başlatıldı. Türkiye Liman İşletmecileri Derneği (TÜRKLİM) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Genç, dünya ekonomisini sarsan COVID-19 pandemisinin olumsuz etkilerine rağmen ülkenin hayati ihtiyaçlarını karşılamak üzere 7 gün 24 saat çalışan limanların faaliyetlerine devam edebilmesi için gerekli sağlık önlemlerini almanın yanı sıra limanlarımızın hayata geçirmesi gereken ekonomik ve finansal tedbirler üzerinde de çalışıldığını belirtti. Türkiye'nin ithalat ve ihracatının yüzde 85'ini gerçekleştirildiği limanların bu dönemde sorumluluğunun çok büyük olduğunu ifade eden Genç, limancılığın tüm ekosistemi ve paydaşlarıyla birlikte kısa, orta ve uzun vadeli sürdürülebilirliği için yoğun ve teknik bir çalışma yürütüldüğünü bildirdi.
Ocak-Şubat 2020 döneminde geçen yılın aynı dönemine göre tonaj bakımından fazla bir kayba uğranmadığını, önceden yapılmış olan sözleşmeler nedeniyle Mart 2020 ayı sonu itibarıyla tonajda da fazla bir düşüş beklenmediğini belirten Genç, Nisan 2020'den itibaren ise dünya ticaretindeki daralmanın etkisiyle kısmi kayıplara hazırlıklı olmak gerektiğini ifade etti. Bu öngörüye dayanarak, COVID-19'un oluşturduğu ekonomik sıkıntıların aşılması ve ekonomik hayatın devamlılığını sağlamak üzere açıklanan destek paketlerine, kolaylaştırıcı tedbirlere, programlara, vergi ve diğer yükümlülüklerin ertelenmesiyle ilgili uygulamalara, faiz ve diğer giderlerde yapılacak iyileştirmelere, kısa dönem çalışma desteğine durumu gereği ihtiyaç duyan liman işletmelerimizin başvuracağını söyledi.
Deniz ticaretinin gereklilikleri nedeniyle limanların pazar günleri ve resmî tatillerde de çalışmak durumunda olduğunu belirten Genç, şöyle devam etti: 'Aile, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hayata geçirilen 'Kısa Dönem Çalışma Ödeneği' her ne kadar pazar günleri ve resmî tatillerde çalışılmamasını,fazla mesai yapılmamasını şart koşsa da işin gereği olarak gemilerin limana varışları itibarıyla pazar günleri ve resmî tatillerde de çalışmak durumunda kalan limanlarımızın da bu uygulamadan yararlanabilmesi önemlidir. Bu konuyla ilgili girişimlerimiz başlamıştır. Bunun dışında limanlarımız açısından önemli olan diğer bir maliyet te dolgu alanları ve iskeleler için Milli Emlak Müdürlüğü'ne ödenen kira bedellerinin yeniden belirlenmesi ile ilgili de girişimlerimiz olacaktır.'
'Türk limancısı büyük bir sorumluluk taşıyor'
Türk limancılarının üzerine düşeni fazlasıyla yaptığını bildiren Genç, 'Böylesi bir dönemde alışılmış yaşantılarımızı geride bırakmamız, mevcut koşulların öngördüğü kurallara uygun olarak yaşamamız kaçınılmaz bir gerçektir. Zorunlu protokolleri ve tedbirleri çok ciddi bir kararlılıkla limanlarımızda uyguluyoruz. Bu kararlılığımız sektörümüze ve ülkemize karşı duyduğumuz sorumluluğun, çalışanlarımıza, paydaşlarımıza ve ülkemiz insanına verdiğimiz büyük önemin bir sonucudur' dedi.
'Kurvaziyer turizmi salgından olumsuz etkilendi'
Türkiye'nin dış ticaretinin yani toplam ihracat ve ithalat yükünün tonaj olarak yüzde 85'i, değer olarak da yüzde 60'a yakını ile kurvaziyer turizminin tamamının limanlarımız üzerinden yapıldığına dikkat çeken Genç, hava, kara veya demiryolu taşımacılığı ile karşılaştırıldığında, deniz taşımacılığından başka hiçbir taşıma modunun Türkiye ekonomisi üstünde bu kadar belirleyici rolü ve etkisi olmadığını belirtti. Bu açıdan limanların ülkeler için hayati ve kritik önemde tesisler olduğunu ifade eden Genç şöyle devam etti: 'Son günlerde başta Dünya Bankası, IMF, OECD, UNCTAD gibi kuruluşlar küresel çapta büyüme rakamlarını revize ederek ciddi oranlarda düşürmeye başladılar. Bu kurumlar bile salgının ne kadar daha süreceği ve ekonomik hayatın ne zaman normalleşeceği konusunda net bir öngörüde bulunamamaktadır. Bu sürecin döngüsünün U veya L şeklinde mi olacağına dair çeşitli senaryolar da üretilmektedir ama sonuçta görülen dünya ekonomisinde ve tek tek ülkelerde yaşanacak büyük çapta durgunluk ve küçülme sonucunda küresel çaptaki mal ve hizmet hareketinin de azalacağı, bu sürecin limanları da önemli oranda etkileyeceği yönündedir. Özellikle kurvaziyer limanlar tüm dünya genelinde durma noktasına gelmiş bulunmaktadır. Küresel ölçekte çalışan kurvaziyer gemi firmalarının tüm seferlerini belirsiz bir süre için askıya almış olmaları sonucunda ülkemizde de kurvaziyer turizmine hizmet eden limanlarımız bütünüyle faaliyetlerini durdurmak zorunda kalmıştır.'
'Limanlarımızda tüm sağlık önlemleri alınıyor'
Limanların COVİD-19 pandesiminin olumsuz etkilerine rağmen fedakârca çalıştığının altını çizen Genç, yaptığı açıklamada, başta Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın yayınladığı kurallar, önlemler ve protokoller olmak üzere valilikler kapsamında görev yapan 'Limanlar Koordinasyon Kurulları'nın ve liman başkanlıklarımızın COVID-19 ile ilgili yayınladığı tüm önlem ve tedbirlerin limanlarda harfiyen uygulandığını, liman çalışanlarının ve limanlarda görev yapan paydaşların sağlıklarını azami düzeyde koruyacak şekilde hayata geçirildiğini söyledi.
Genç şöyle devam etti: 'Başta ülkemizin temel ihtiyaçlarının sağlanmasına ilave olarak ülke ekonomisinin, ihracatının ve ithalatının hiçbir şekilde kesintiye uğramaması adına limanlarımız gerekli olan tüm tedbirleri alarak çalışırken limanları kullanan müşterilerinin sorunlarına da çözüm bulmak adına birçok kolaylaştırıcı uygulamalar da yapmaya başlamışlardır.'
İlginizi Çekebilir