Kızıldeniz'de Patlama Ve Yangın

Hasar uzmanı WK Webster'ın raporlarına göre, 2022 yılında inşa edilen ASL Bauhinia (IMO: 9935868) konteyner gemisi, 27 Ocak 2025'te Yemen'in Hudeyde kentinin yaklaşık 122 deniz mili kuzeybatısında, Kızıldeniz'in güneyinde seyrederken bir patlama ve yangın yaşadı.

WK Webster 27 Ocak'ta yaptığı açıklamada, "İlk raporlar, geminin alevler içinde olduğunu ve geminin ön tarafından yoğun duman çıktığını gösteriyor." dedi.

Marine Traffic verileri dün ASL Bauhinia konteyner gemisinin Kızıldeniz'de bulunduğunu gösterdi.

Yazım sırasında, bu olayı Husi faaliyetleriyle ilişkilendiren hiçbir rapor yoktu. Olayın nedeni henüz belli değil.

Hasar uzmanı WK Webster, bu olay sonucunda tüm mürettebatın gemiyi terk ettiğini ve yakındaki bir gemi tarafından güvenli bir şekilde kurtarıldığını söyledi.

Ayrıca bu olay sonucunda olası genel avarya/kurtarma ve kurtarma sorunlarının ortaya çıkabileceği vurgulanıyor.

Olay, İsrail ile Hamas arasındaki son ateşkes anlaşmasının ardından geldi ve bu anlaşma, nakliye sektörüne küresel nakliyedeki maliyetli aksaklığın yakında sona erebileceği yönünde umutlar getirdi. Ancak normale dönüş biraz zaman alabilir.

Husiler ayrıca, İsrail-Hamas ateşkesinin bozulması ya da Husilerin İsrail veya ABD ve müttefikleri tarafından hedef alınması halinde saldırılarını yeniden başlatacaklarını taahhüt ettiler.

İki büyük nakliye firması AP Moller-Maersk (Maersk) ve CMA CGM, müşterilerine Kızıldeniz ve Aden Körfezi'nden uzak duracaklarını bildirdi.

İsrail ile Hamas arasındaki mevcut çatışmanın sona erdirilmesi süreci, çok aşamalı bir yol haritasının uygulanmaya devam etmesine bağlı olup, bu nedenle durumun öngörülebilirliği karmaşık bir sorun olmaya devam etmektedir.

Ayrıca, bölgede devam eden gerginlik nedeniyle Kızıldeniz ve Bab'ül Mendep Boğazı'ndan geçen ticari gemilerin güvenlik riski yüksek kalmaya devam ediyor.

Geçtiğimiz hafta AP Moller-Maersk, bölgeden uzun vadede güvenli geçiş sağlanana kadar Afrika'nın etrafında Ümit Burnu üzerinden yelken açmaya devam edeceğini duyurdu.

Şimdi, bir diğer büyük konteyner hattı şirketi CMA CGM, "Şu an için Ümit Burnu'ndan geçişe önemli ölçüde güvenmek de dahil olmak üzere alternatif rotalara öncelik vermeye devam edeceğiz" dedi.

Ancak CMA CGM, bu yaklaşımın ağının büyük çoğunluğu için geçerli olduğunu, ancak güvenlik ve küresel operasyonel koşullara bağlı olarak vaka bazında ayarlamalar yapılabileceğini açıkladı.

"Ateşkes insani yardım ve barış umudu sağlıyor. Bölgedeki son gelişmeler daha fazla istikrara doğru ilerlemeyi gösteriyor, bu da küresel nakliye ve lojistik sektörü için olumlu ama kırılgan bir işaret."

Ancak denizcilerimizin, gemilerimizin ve müşterilerimizin kargolarının güvenliği CMA CGM Grubunun en büyük önceliği olmaya devam ediyor" denildi.

Öte yandan Maersk, müşterilerinin tedarik zincirlerinde istikrar ve kesinliği en üst düzeye çıkarmak amacıyla bu kararı aldığını belirtti.

"Güvenli geçişin tam olarak sağlanmadan bölgeye geri dönmek, ağlarımızın tekrar ayarlanmasını gerektirebilir ve bu da hem operasyonel hem de tedarik zinciri yönetimi açısından karmaşık hale gelebilir."