© © 2024 Deniz Ticaret Gazetesi

Kalkavan?ın ?Denizatı? Boğaz?da battı

İstanbul Boğazı?nda yaşanan kazada İtalyan bandıralı Leonis tankeriyle Türk bandıralı Denizatı adlı gemi Tarabya açıklarında çarpışmış, 5 denizci hayatını kaybetmişti.

Takvim yaprakları 24 Ağustos 1991 tarihini gösterdiğinde İstanbul Boğazı, yine büyük bir facianın daha eşiğinden dönüyordu. İstanbul Boğazı?ndan geçiş yapan petrol yüklü İtalyan tankeri Türk kuruyük gemisi ile çarpışıyor ve Türk gemisi batıyordu.

 

Mersin Limanı?ndan aldığı arpayı Sovyetler Birliği?ne götüren Armatör Reşit Kalkavan?a ait 4 bin 600 tonluk Denizatı gemisi kazanın ardından batmaya başlayınca gemide bulunan mürettebat can havliyle denize atlayarak kendini kurtarmaya çalışıyordu. Kazanın hemen ardından Sahil Güvenlik botları kaza yerine geliyor, ancak 21 kişilik mürettebattan 5 kişinin eksik olduğu tespit ediliyordu. Yapılan bütün aramalara rağmen Usta Gemiciler Sonal Karabacak, Metin Karadeniz, Makine Lostromosu Yaşar Öztürk, Yağcı Aydın Kasımlar ve Makine Teknisyeni Ulvi Koşoğlu?na ulaşılamıyor, kazadan kurtulan mürettebat acentanın Sarıyer merkezinde hayatta kalmanın sevincini yaşadığı kadar, arkadaşlarını kaybetmenin de üzüntüsünü taşıyordu.


Götürüldükleri acenta merkezinde yaşadıkları şoku hala üzerinden atamayan gemi personeli battaniye ile ısınmaya çalışırken kayıp arkadaşlarından Metin Karadeniz, Sonal Karabacak ve Ulvi Koşoğlu?nun kamaralarında uyuduklarını Aydın Kasımlar ve Yaşar Öztürk?ün de vardiyaları nedeniyle makine dairesinde çalıştıklarını söylüyordu.

 

İstanbul Boğazı?nda yaşanan bu kazada kaybedilen sadece gemiciler değildi. Çarpışmadan sonra ilk anda arka bölümü sulara gömülen Denizatı gemisinin yakıt bölümünden motorin sızıntısı başlamış ve gemi sabaha karşı saat 04.30 sıralarında tamamen sulara gömülüyordu. Çarpışmada hafif hasar gören İtalyan Leonis gemisi önce Tarabya açıklarına demirletiliyordu.  Kaza yüzünden Boğaz, yaklaşık 5 saat deniz trafiğine kapatılırken yetkililer İtalyan tankerinin ham petrol dolu olduğuna dikkat çekerek ?Felaket çok daha büyük olabilirdi. Çarpışmada ham petrol yüklü tankerin infilak etmemesi büyük şans? sözleriyle İstanbul?un bir kez daha adeta direkten döndüğünü anlatıyordu.

Kazanın ardından yasal işlemlere başlayan Armatör Reşit Kalkavan, 5 kişinin ölümüne neden olan İtalyan Leonis için İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesi?nden ihtiyati tedbir kararı aldırtıyordu.

Denizatı gemisinin kaptanı Suphi Özalan ise kaza sonrası yaptığı açıklamada kendini savunarak hatalarının kendi olmadığını iddia ediyordu. Saat 21.15?te Kumkapı?dan demir aldıklarını ve Sovyetler Birliği?ne gitmek üzere Boğaz?da seyrettiklerini belirten Özalan, ?Kaptan köşkünde 2.kaptan, 1.mühendis ve güverte lostromosuyla beraberdik. Radarımız açıktı ve görünürde bir şey yoktu. Biz tam yolla normal trafik yönü üzerinde ilerlerken birdenbire kıyıdan 90 derecelik bir açıyla üzerimize doğru bir tankerin geldiğini gördük. Onlar da telsizle, önümüzden çekilin çarpışacağız diye anons ettiler. On saniye geçmeden tanker bizim gemiye kıç tarafından çarptı. Biz hemen geminin ön tarafına toplandık. Az sonra tekneler yardımımıza geldi ve biz bulabildiğimiz arkadaşları toplayarak bu teknelere bindik. Sonra da batmak olan geminin etrafında saatlerce dolaştık ve içeride kimse kalmadığından emin olmaya çalıştık.? Şeklinde kazanın hemen ardından yaşananları özetliyordu.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER