İLKFER müzesi açıldı

İLKFER Denizciliğin kurucu ortaklarından İlker Meşe: Söküme gelen gemilerin parçalarının artık daha bilinçli olarak sökülmesi gerektiğini, bu ölçütün kendileri tarafından yaratılan müze ile dikkat çekici hale getirildiğini belirtti.

“Gemilerin ruhu yaşamaya devam eder"

Gemilerin ruhunun yaşamaya devam ettiğini belirten İlker Meşe söküm yaptıkları gemilerden bir veya birkaç parçanın korunmaya devam etmesi için bir müze yaratma fikrinin çok önceden beri akıllarında olduğunu, gelecek nesillere bunun bir kültür olarak taşınmasında rol almak istediklerini belirtti.

İlker Meşe yaratmış oldukları müzede isimsiz hiçbir parçanın olmadığını, beş buçuk yıl gemi söküm işinde çalıştıklarını, birçok değişik teknik parça ile karşılaştıklarını, bu nedenle her bir parçanın özellikle seçildiğini, her ne kadar yok olup giden bir gemi olsa da onun bir parçasının bu müzede yıllarca yaşayacağını ve gemi antikası meraklıları için bir merkez olacağını dile getirdi.

İlker Meşe’nin sözleri müzenin açılışına gelen çok sayıda denizciye duygusal anlar yaşattı.

Müzenin açılış kurdelesinin kesilmesinden sonra konuklar 25 adet geminin parçalarının sergilendiği müzeyi dolaştılar.

İLKFER Grubunun 2002 yılından beri çıkarmış olduğu takvimlerin sayfalarının sergilendiği müzede ziyaretçi denizciler geçmiş yıllarda çalıştıkları ve halen hayatta olmayan şirketlerinin logolarını aradılar. Bunun yanında aynı takvim yaprakları içerisinde gittikçe büyüyen filolara sahip şirketler de bulunmakta.

Müze açılışı esnasında Unikal Laboratuvarı’nın da açılışı yapıldı. Laboratuvarın faaliyetlerinin sektör için çok büyük değer taşıdığını belirten İlker Meşe kendisine sorulan bir soru üzerine verdiği cevapta faaliyetlerinin sadece Türkiye ile sınırlandırılmadığını, yabancı gemilerin sistem ve cihazlarının da labaratuvarlarında test ve kalibrasyonunun kendilerinin de akredite oldukları TÜRKAK kriterlerine göre yapıldığını belirtti.

Müzede konuklar için oluşturulmuş “Anı Defteri” büyük ilgi çekti. Açılış gününü yıllarca yaşatacak olan defter ve içine yazılan duygular bahçede çekilen toplu fotoğraf ile bütünleşti.