Eski Un Fabrikasında Tekne İmalatı
Yelken / Tekne / MarinaÇanakkale'de, eski un fabrikasında 500 metrekarelik alanda üretim yapan bir firma, inşa ettiği fiber tekneleri dünyaya pazarlıyor.
Tasarımları tamamen kendisine ait olan firma, İtalyan, Fransız, İngiliz, Alman ve Amerikalı firmalarla rekabet edebilecek düzeyde kaliteli fiber tekneler inşa ediyor.
İlk ihracatını Avustralya'ya gerçekleştiren, şu anda 5 teknenin daha inşasını sürdüren firma, paket anlaşmalar ile yıl içine yayılmış sipariş sürecinde teknelerin yapımını tamamlamayı planlıyor.
Firma, fuarlarda bağlantı kurduğu İsrail ve Rusya'dan alıcılar ile görüşmelerini ise sürdürüyor.
Dardanos Marine Yönetim Kurulu Başkanı Ceyhuni Gürer, kısıtlı imkanlarla başladıkları üretim faaliyetlerini, yine kısıtlı imkanlarla sürdürdüklerini söyledi.
Gürer, bunun ufuklarını daraltmadığını ifade ederek, küçük ve orta ölçekli yapıların da büyük firmalarla rekabet edebileceklerini ortaya koydukları ürünlerle ispat etmenin gururunu yaşadıklarını dile getirdi.
Gürer, katıldıkları fuarlar ile isimlerini duyurduklarını ve ihracata başladıklarını vurgulayarak, "Tekne üretiminde epoksi reçineler kullanmaktayız. Kullanımda tekne üretim tekniği olarak vakum infizyon teknolojisini bununla birleştirip farklı bir sağlamlık ortaya çıkardık. Bu teknoloji artık tekne üretiminde en üst seviye. Uluslararası bir seviye oldu. Epoksi malzeme kullanarak vakum infüzyon tekniğiyle tekneler üretiyoruz." diye konuştu.
"TEKNELERİN TÜM TASARIMLARINI KENDİ EKİMİZ YAPTI"
Teknelerin tasarım ve modellemelerinin CNC tezgahında yapıldığını anlatan Gürer, şöyle devam etti:
"Teknelerin tüm tasarımlarını kendi ekibimiz yaptı. Kalıplarını kendimiz ürettik. Dışarıya bağlı olmadan tamamen iç dinamiklerimizle bunu çözebilmiş durumdayız. Dünyada deniz taşıtları inşasında önemli ülkeler var. Bunlar kendilerini ve başarılarını ortaya koymuş durumdalar. Biz bu ülkelerin karşısına çıktık büyük bir cesaretle. Teknelerimizi İtalyanların, Fransızların, İngilizlerin, Almanların, Amerikalıların yaptığı teknelerin karşısına muadil olarak değil, onların yaptıklarından daha iyi bir ürün olarak koyabilme yeterliliğine sahibiz. Şu anda ürettiğimiz tüm modeller okyanusta kullanabilecek kalitede tekneler. İhraç ettiğimiz teknelerden bazıları yurt dışında okyanus şartlarında kullanılıyor."
İLK İHRACAT AVUSTRALYA'YA
İhracatları hakkında da bilgi veren Ceyhuni Gürer, şunları aktardı:
"Şirketin ilk ihracatını Avustralya'ya yaptık. Onlar fuarlarda yaptıkları inceleme gerçekten bizi çok başarılı buldular. Şu anda 5 adet daha teknenin inşa süreci devam ediyor. Halen İsrail ve Rusya ile görüşmelerimiz devam etmekte. Onlardan yoğun bir ilgi var. Paket anlaşmalar ile yıl içine yayılmış bir sipariş sürecinde tekneleri tamamlayıp ihracatımızı devam ettirmek istiyoruz. Bu sürecin gelişmesine katkı sağlamak için tekne fuarlarına katılmaya devam ediyoruz. Kendimiz de bir organizasyona dahil olduk. Süreci bu şekilde hareketlendirip özellikle yurt dışı pazarda sözü geçen, tanınırlığı artan, marka kalitesi ortaya konulmuş şekilde hızlı adımlarla ilerlemek istiyoruz."
Gürer, dünyaya ürün satıp küresel pazarda söz sahibi olmayı amaçladıklarını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Teknelere 100 yıl gövde ozmoz garantisi, 10 yıl bakım gerektirmeyen denizde kalacak şekilde satış ve kullanım garantisi veriyoruz. Füturistik tasarımlar, her noktası ince detay planlanmış ergonomik tasarımlar var teknelerimizde. Tabii tekne üretirken ülkemizde ve Çanakkale şartlarında birtakım sıkıntılar yaşıyoruz. Tabiri caizse göçebe gibiyiz. Bu üretim için yer bulamıyoruz. Yer bulsak kiralar çok yüksek. Daha önce bir fabrikanın deposundaydık. Yıkımına karar verilince bu eski un fabrikasını bulduk. Umarız devletimiz bu tür üretimler yaparak dünya firmalarına rakip olmayı hedefleyenlere destekte bulunur. Yoksa bu yüksek maliyetler ile bizim kendi fabrikamızı kurmamız zor görünüyor."
Eski un fabrikasında 500 metrekarelik alanda üretim yapmaya çalıştıklarını belirten Gürer, şöyle devam etti, "Şartlar ne olursa olsun, ahırda da olsa, samanlıkta da olsa bu tekneleri üreteceğiz ve satmaya devam edeceğiz. Dünyaya satmaya çalışacağız ve mücadele edeceğiz. Umarım hükümet devlet kamu teşviklerine ulaşmakta bizim gibi firmaların biraz da önünü açar. Çok teşvik var ama ulaşmakta zorlanıyoruz."
İlk ihracatını Avustralya'ya gerçekleştiren, şu anda 5 teknenin daha inşasını sürdüren firma, paket anlaşmalar ile yıl içine yayılmış sipariş sürecinde teknelerin yapımını tamamlamayı planlıyor.
Firma, fuarlarda bağlantı kurduğu İsrail ve Rusya'dan alıcılar ile görüşmelerini ise sürdürüyor.
Dardanos Marine Yönetim Kurulu Başkanı Ceyhuni Gürer, kısıtlı imkanlarla başladıkları üretim faaliyetlerini, yine kısıtlı imkanlarla sürdürdüklerini söyledi.
Gürer, bunun ufuklarını daraltmadığını ifade ederek, küçük ve orta ölçekli yapıların da büyük firmalarla rekabet edebileceklerini ortaya koydukları ürünlerle ispat etmenin gururunu yaşadıklarını dile getirdi.
Gürer, katıldıkları fuarlar ile isimlerini duyurduklarını ve ihracata başladıklarını vurgulayarak, "Tekne üretiminde epoksi reçineler kullanmaktayız. Kullanımda tekne üretim tekniği olarak vakum infizyon teknolojisini bununla birleştirip farklı bir sağlamlık ortaya çıkardık. Bu teknoloji artık tekne üretiminde en üst seviye. Uluslararası bir seviye oldu. Epoksi malzeme kullanarak vakum infüzyon tekniğiyle tekneler üretiyoruz." diye konuştu.
"TEKNELERİN TÜM TASARIMLARINI KENDİ EKİMİZ YAPTI"
Teknelerin tasarım ve modellemelerinin CNC tezgahında yapıldığını anlatan Gürer, şöyle devam etti:
"Teknelerin tüm tasarımlarını kendi ekibimiz yaptı. Kalıplarını kendimiz ürettik. Dışarıya bağlı olmadan tamamen iç dinamiklerimizle bunu çözebilmiş durumdayız. Dünyada deniz taşıtları inşasında önemli ülkeler var. Bunlar kendilerini ve başarılarını ortaya koymuş durumdalar. Biz bu ülkelerin karşısına çıktık büyük bir cesaretle. Teknelerimizi İtalyanların, Fransızların, İngilizlerin, Almanların, Amerikalıların yaptığı teknelerin karşısına muadil olarak değil, onların yaptıklarından daha iyi bir ürün olarak koyabilme yeterliliğine sahibiz. Şu anda ürettiğimiz tüm modeller okyanusta kullanabilecek kalitede tekneler. İhraç ettiğimiz teknelerden bazıları yurt dışında okyanus şartlarında kullanılıyor."
İLK İHRACAT AVUSTRALYA'YA
İhracatları hakkında da bilgi veren Ceyhuni Gürer, şunları aktardı:
"Şirketin ilk ihracatını Avustralya'ya yaptık. Onlar fuarlarda yaptıkları inceleme gerçekten bizi çok başarılı buldular. Şu anda 5 adet daha teknenin inşa süreci devam ediyor. Halen İsrail ve Rusya ile görüşmelerimiz devam etmekte. Onlardan yoğun bir ilgi var. Paket anlaşmalar ile yıl içine yayılmış bir sipariş sürecinde tekneleri tamamlayıp ihracatımızı devam ettirmek istiyoruz. Bu sürecin gelişmesine katkı sağlamak için tekne fuarlarına katılmaya devam ediyoruz. Kendimiz de bir organizasyona dahil olduk. Süreci bu şekilde hareketlendirip özellikle yurt dışı pazarda sözü geçen, tanınırlığı artan, marka kalitesi ortaya konulmuş şekilde hızlı adımlarla ilerlemek istiyoruz."
Gürer, dünyaya ürün satıp küresel pazarda söz sahibi olmayı amaçladıklarını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Teknelere 100 yıl gövde ozmoz garantisi, 10 yıl bakım gerektirmeyen denizde kalacak şekilde satış ve kullanım garantisi veriyoruz. Füturistik tasarımlar, her noktası ince detay planlanmış ergonomik tasarımlar var teknelerimizde. Tabii tekne üretirken ülkemizde ve Çanakkale şartlarında birtakım sıkıntılar yaşıyoruz. Tabiri caizse göçebe gibiyiz. Bu üretim için yer bulamıyoruz. Yer bulsak kiralar çok yüksek. Daha önce bir fabrikanın deposundaydık. Yıkımına karar verilince bu eski un fabrikasını bulduk. Umarız devletimiz bu tür üretimler yaparak dünya firmalarına rakip olmayı hedefleyenlere destekte bulunur. Yoksa bu yüksek maliyetler ile bizim kendi fabrikamızı kurmamız zor görünüyor."
Eski un fabrikasında 500 metrekarelik alanda üretim yapmaya çalıştıklarını belirten Gürer, şöyle devam etti, "Şartlar ne olursa olsun, ahırda da olsa, samanlıkta da olsa bu tekneleri üreteceğiz ve satmaya devam edeceğiz. Dünyaya satmaya çalışacağız ve mücadele edeceğiz. Umarım hükümet devlet kamu teşviklerine ulaşmakta bizim gibi firmaların biraz da önünü açar. Çok teşvik var ama ulaşmakta zorlanıyoruz."
İlginizi Çekebilir