© © 2024 Deniz Ticaret Gazetesi

Çocukluk Hayalini Gerçekleştirdi;Türkiye'nin İlk Kadın Kaptanlarından Biri Oldu

Aybike Alev Yanar,çocukluk hayalini gerçekleştirmek amacıyla ailesinin izni olmadığı halde kaptan olabilmek için evini terk ediyor. Kadın kaptan olmanın zorluklarını, gemideki yaşamını ve hayallerini bizimle paylaşan Yanar, mesleğine aşık bir kaptan.


- Türkiye'nin ilk kadın kaptanlarındansınız. Kadın kaptan olmanın zorlukları nelerdir?

Turkiye de Kadin kaptan olmanin en büyük zorluklarından birini henüz mesleğe başlarken yaşadim. Maalesef 12 yil önce olduğu gibi şu an da en büyük zorluk iş bulmak.. Ne yazik ki 3  tarafı denizlerle çevrili olan ülkemizde hala bayan kaptan çalıştırmayan firmalar var.. Diğer yaşadigim zorluklardan birisi ise erkeklerin baskın karakterli olmasıydı.. Gemideki görev dağilimi nedeniyle benim alt kadromda  calışan personelin bile sadece kadın olduğum için benim söylediğimi yapmama kendi bildigini yapma gibi hareketlerde bulunması ve gemide yaşanan ego problemleri sinirsel olarak cok yıpratıcıydı.

- Erkeklerin daha yoğunlukta olduğu bir iş yapıyorsunuz. Mobbingle karşı karşıya geldiğiniz zamanlar oldu mu?


Evet hatta mobbinge uğramadığım gemi olmadi diyebilirim. Normalde erkek zabitin 3 gunde bitireceği işi bana bugün bitecek diyen suvarilerle calıştım  maalesef.. Beni bezdirmek ve gemiden indirmek icin 6 ay boyunca hiçbir limanda dışarı çıkmama izin vermeyen suvariler.. Yemek salonuna inmeme izin vermeyen yemeğimi kamaramda yememi isteyen suvariler.. Daha aklıma gelmeyen neler neler... Kisacasi 12 yillik meslek hayatımın hemen hemen her anında mobbingle karşı karşıya kaldım.

- Denizde, okyanusta şimdiye kadar karşılaştığınız en büyük güçlük nedir?

Yalnızlık özlem bedenen yıpranma herşeyi bir kenara bırakırsam yaşadığım en buyuk zorluk ustume dusen sorumluluklari tam anlamiyla yapsam bile hiçbir zaman üstlerime yaranamamamdı..

- Kaptan olmaya nasıl karar verdiniz? Sizi bu mesleğe iten şey nedir?

Kaptan olmak denizlerde olmak gemide yaşamak benim doğuştan içime verilmiş bir sevdaydı. Ailemde hiç denizci olmamasına, hayatımda hiç bir gemiye çıkmamama rağmen boğazdan geçen gemileri gördüğümde içim titrerdi.. Kısacası çocukluk hayalimdi.

- Atatürk'ün yatı olan Savaron'da çalışma fırsatı buldunuz. Neler hissettiniz?

Atatürk' ün yatını 7 yaşında bir kız çocuğuyken dergide görmüştüm. Derginin sayfalarını elimle okşadığımı hatırlıyorum. 19 yaşındayken hem de 19 Mayıs günü Savarona'ya stajyer kaptan olarak katıldım. Bordo iskelesinden çıkarken ayaklarım titredi.. Günlerce yaşadığım rüya mı gerçek mi ayıramadım. Ama maalesef çok iyi anılarım yok. Çok kötü bir kadro ile çalıştım.Meslek hayatım boyunca hatırlamak istemediğim tek kontratımdı. Yine de herkese nasip olmayacak bir şey Atatürk'ün yatında çalışmak. Bunun için de yaşadığım her kötü güne yine de şükrediyorum.


- Bazen 6 ay bazen daha fazla denizde kalıyorsunuz. Gemide ne gibi aktivitelerde bulunuyorsunuz? Zamanınız nasıl geçiyor?

Maalesef gemide kitap okumak ve bilgisayardan film seyretmek dışında aktivite de bulunamıyorum.. Çünkü 30 tane erkeğin içinde tek kadın olarak fazla sosyalleşememek dikkat çekmemek problemsiz bir şekilde kontratım bitirmek için en doğrusu görevlerimden arta kalan kısımda kamaramda olmak.

- Aileniz mesleğinizi yapmanıza karşı çıktı mı? Çevrenizden aldığınız tepkiler ne yönde oluyor?

Evet babam çok karşı çıktı.Kesinlikle seni bir gemiye koyup göndermem dedi. Evden kaçmak zorunda kaldım. Sonra okula başladığımda beni beyaz üniforma ile gorünce affettiler. Şimdi onlar da benimle gurur duyuyor.

- Birçok limana gittiniz. Dünya'da en çok gitmek istediğiniz yer, liman neresi? Neden?

Evet caliştığım süre boyunca tüm dünyayı dolaştım.. Trinidad Tobago dan, Peru ya kadar gitmediğim yer kalmadiı. Ama nedense hiçbir gemim hiçbir yüküm Avustralya' ya çıkmadı... Henüz kendim de turist olarak hiç gitmedim... En büyük hayalim bir gün Avustralya' ya gitmek..


Funda KAYA









 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER