© © 2024 Deniz Ticaret Gazetesi

'Başarıdan Başarıya Koşuyoruz'

2015 yılında kurulan ve kuruluşundan bu yana kauçuk sızdırmazlık elamanları sektöründe hizmet veren, şu anda Tuzla Tersaneler Bölgesi'nde faaliyet göstermekte olan Mertin Sızdırmazlık Hırdavat Sanayi Ticaret Limited şirketinin kurucu ortaklarından Ramazan Mert İpek, 30 yılı aşkın meslek tecrübesini, firmasını ve geleceğe yönelik planlarını Deniz Ticaret Gazetesi'ne anlattı.

30 seneyi aşkın bu mesleğin içerisinde olduğunu söyleyen İPEK: '' Firmamız 2015 yılının Ağustos ayında kuruldu. Bunun öncesinde 1987-88 yıllarından itibaren de çıraklıktan başlayan bir meslek geçmişim var. Değişik firmalarda uzun yıllar çalıştım ve bunun akabinde 2015 yılında, diğer ortağımla beraber kendi firmamızı kurduk, dört seneyi aşkın bir süredir de devam ediyoruz. Yaptığımız iş, gemilere ve gemi sanayiciliğine sızdırmazlık anlamında lastik, kauçuk üretim, pazarlama ve yan sanayi ürünlerinin satışını yapmak. Yurt dışı pazarlamamız yok ama Türkiye genelinde, Tuzla başlangıç olarak Yalova ve devamında kıyısı olan, limanı olan her ilde hizmetimiz var. Karadeniz, Akdeniz, Ege yeter ki liman olsun, yeter ki bize ihtiyaç duyulsun, bir sıkıntı olmadan her yere yetişmeye çalışıyoruz. Bünyemizde şu anda sekiz tane satış elemanımız mevcut, dokuz tane de üretimde elemanımız var, toplam bizle beraber on dokuz kişiyiz. Satış pazarlama ekibimiz ve üretim ekibimiz ayrıdır. Hitap ettiğimiz denizcilik firmalarına has onların istediği sertifikaları temin ediyoruz.''

''Kaliteye önem veriyoruz''

Kaliteye verdikleri önemi de dile getiren İPEK: ''ISO 9001:2000 kalite yönetim sistemi belgemiz var, 10002 müşteri memnuniyet belgemiz mevcut, 14000 çevre koruma belgemiz mevcut ve onların haricinde de Loyd sertifikalarımız var. Tabi ki Loyd sertifikası dediğimizde geçerli olan sertifikalarımız da var.''

''Üretim yapmayan firmalar barınamaz''

Geçmişe yönelik tecrübesinin de katkılarıyla iyi bir nokyata geldiklerini belirten İPEK: ''Biz 2015 yılında firmayı kurarken ilk dükkancı olarak başladık. Akabinde bu dört sene içerisinde dükkan üretim, artı pazarlama ve satışı dört senelik kısa bir zamanda gerçekleştirdik. Tabi ki bu da geçmişe yönelik tecrübemiz sayesinde oldu. Hem üretim yapıp hem satış pazarlamasını yapmak, bunların hepsini kendi bünyenizde bulundurmak çok kolay bir iş değil. Bugün ülkemizde üretim yapan firma ayrı, satış yapan firma ayrı ama biz sektör olarak denizcilik sektörüne hitap ettiğimiz için bu ikisini bir arada yapmak zorundayız. Eğer yapmazsanız ne barınabilirsiniz, ne de bu işte bir geleceğiniz olur. Bir taraftan üretip, bir taraftan da satmak zorundasınız, dünyadaki ekonomik şartlar artık bunu gerektiriyor. Sadece al ve sat mantığı ile işler yürümüyor, muhakkak üretim yapmak zorundasınız. Üretim yaptığınız sürece de satış pazarlama yapmanız daha kolay olur. Hazırcılık da kendine göre bir meslek, daha önceki firmada bunu da yaptık, kendi firmamızda ilk açtığımız zamanlarda da yaptık ama bu bir dönemdir, bu dönem geçiyor. Burada bayi ve mümessilleri ayrı tutuyorum ama üretim yapmayan firmaların çok fazla barınabileceğini de düşünmüyorum.''

''Yatırım yapmayan firmalar geri kalmaya mahkumdur''

İleriye yönelik hedeflerini de anlatan İPEK: '' Bizim her zaman hedeflerimiz oldu. Ben eski firmamda çıraklıktan başlayıp, firma işletmeciliğine kadar gelmiş durumdayım. Biz orada gördüğümüz eksiklikleri, orada yapamadıklarımızı burada yapıyoruz, yapmaya da çalışıyoruz. Dört senedir hala yatırım, yatırım, yatırım yapıyoruz. Yatırım yapmayan firmalar geri kalmaya mahkumdur. İleride de imalatımızı daha da büyütmek, daha değişik sektörlere hitap edebilmek ya da Tuzla’da nasıl tüm tersaneler elimizin altındaysa, yarın birgün Yalova’da yeni bir yer yapmak, gerekirse Çanakkale’de, Aliağa’da, İskenderun’da böyle bir satış pazarlama ağı kurmayı düşünüyoruz. İmalathanemizin bir kısmı kendi binamızın üst katında, bir kısmı da İkitelli Organize Sanayi bölgesinde. Gelecek yatırımlarımızın arasında da bunların hepsini bir araya toplayıp tek bir yerde, tek bir fabrika bazında üretime geçmek. Ancak buradaki yerler küçük, piyasadaki yerler küçük ve dediğim gibi yeni bir firma olduğumuzu düşünebilirsiniz ama mazimiz eski. Bunların hepsi yatırım, bunların hepsi bir süreç. Bize bu iş babadan kalmadı, babadan öğrenmedik, biz kendimiz öğrendik, kendi bileğimizin hakkıyla, kendi emeğimizle öğrendik. Çoluğumuz çocuğumuz var, onların bu işin başına geçmesini burayı bir tık iki tık yukarı taşımasını isterim, gönlümüz de bunu istiyor.Onlara önayak oluruz, sonra alırlar gemiyi biraz da onlar yüzdürürler. '' Denizcilik sektöründe bizden büyük abilerimiz, duayenlerimiz var. Onlar bilir her sekiz ila on senede bir denizcilik piyasasında bir durma, yani duraklama devri olur. Her ne kadar diğer sektörlerde olmasa da 2008 krizi denizcilik sektörünü kötü etkiledi. Yeni inşa anlamında geri kaldık ama yeni alınan kararlarla inşallah iyi duruma gelecek, iyi olmak zorunda da. Şimdi sektörde gayet iyiyiz. Biz hem tamir bakım olsun, hem yeni inşa olsun dünyada ilk 10’a girecek ülkelerden biriyiz. Kalite anlamında daha da iyi olacağımızı düşünüyorum.''

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER